bugün

şimdiki zavallı veletlerin yaptığını sanmadığım olaydır. eskiden ekmeği bakkaldan eve getirirken ucunu sokak ortasına çatır çutur yerdik. engellemez birşeydi bu. ekmek kağıda sarılsa bile mutlaka bir ucu açıkta kalırdı ve o açıkta kalan lezzetli ucun kaçınılmaz sonu midemiz olurdu.
3 ekmek alınmışsa geriye 0 kalır.
bakkaldan aldığımız sıcacık ekmeklerin kaçınılmaz sonu.
ekmeğin burnunu yemek diye de tanımlanır.
cocuk olmayı hatırlamaktır.
ekmek taze ise kaçınılmaz olan eylemdir.
ramazan pidesine pek kimselerin yapamayacağı muameledir.
anne için mutlak suretle çemkirme sebebi. zira iki ucu birden çocuk tarafından hunharca koparılmıştır, biraz da içinden alayım, ekmeğin üstündeki çıtırlardan da koparayım denilirse geriye kalan kuş kadar nimet ev halkına yetmeyecektir. sonuçta ikinci ekmeği almaya gönderilir çocuk, ona da dokunursan hedehödö olur tembih/tehditleriyle birlikte.. böyle de acılı bir çocukluk geçirdik biz, azizim.
yapan kişi, var oluşun sırrını kavramış, hayatı çözmüş, en asil duygunun insanı olmuştur.
Eve dönüş yolunda, can sıkıntısından yapılan eylem.
ramazanda çıkan pidenin kenarlarından başlayarak göbeğine kadar hepsini kemirmek ile en üst seviyesine ulaşılabilecek eylemdir.

aynı zamanda anneden akılsız başın cezasını ayaklar çeker atasözünü ilk kez duymanızı sağlayacak olan şölendir de. tıpış tıpış tekrar bakkala gidilir yenisi alınır o ekmeğin/pidenin.
çocukken yapılan bakkal dönüşü ziyefetidir. zira ekmeğinden ucundan başlanır ve tamamı götürülürdü. *
eve gelince de ekmeğin diğer kenarını kim yiyecek kavgası yaşanır. güzel anlardır.
bunu yapan kişinin yıllar sonra bu aklına gelebiliyorsa o kişi filozoftur kardeşim. helal olsun!
tazecik ekmek kucağında mis gibi kokuyor koparmayıp da ne yapsın ciğerci kedisi gibi koklasın dursun mu?
çocukken yaşanan bakkal maceralerından sadece biridir.

eve gelene kadar tüm yumurtaları kırmak, yoğurdu yumurtanın üzerine dökmek, şarkı söyleyerek gidildiği için ne alacağını unutmak...
bakkala bisikletle gidilmişse mümkün değildir belki.
o zaman da ekmek poşetini kesen tekerlek faktörü meydana çıkar.
çocukken yaşandığına dair ciddi rivayetlerin olduğu olaydır. doğrudur ancak ben 20 yaşındayım ve "bakkaldan eve dönerken ekmeğin ucunu hala yiyorum. çokta güzel oluyor. hatta bir tanesinden değil hepsinden birer uç. ben bunu yapmaktan annem de "ya oğlum hadi yiyosun bari birini ye hepsinden niye koparıyosun" demekten bıkmamışızdır. ölmesin bu gelenekler. devam...
Yemeyen bu toprakların insanı değildir.
Fırının üstünde ev olsa ve mesafe 30 saniye sürse bile o ekmeğin ucu yenecek.
her sabah yaptığım eylemdir. sanki yoldan dönerken ekmeğin tadı daha da güzel oluyor...
bakkal yerine fırından alınırsa sadece ucu değil neredeyse tamamı yenir. o yüzden iki tane ekmek almakta fayda var.

fırından taze çıkan ekmek gibisi de var mıdır ey sözlük.
Çocukluğumun vazgeçilmeziydi.
Keşke o günlere geri dönebilsem.
Samimiydi herşey.