bugün

Olabilir, ahlâk dan yoksun inananlari görünce devreyi yakar. Hayat bu kısaca herşey olabilir.
ahlaksız,soyguncu,hırsız,atasına küfreden,tecavüz edip evlenmeye kalkan dindar olabildiğine göre bu da haydi haydi normaldir.
Hemde öyle bir olur ki. Birde karşılıksız iyilik yapanlar.
Din ile ahlakı aynı zannedenlere göre olmaz. Ama ahlak dinler tarihinden bile eskidir bilin diye yazıyorum.
kendine göre olur ama sana, bana göre olmaz. Hatta başka ateiste göre bile olmayabilir. Ahlakın komple tanımını yapma özgürlüğü almış eline aq sorunsalı.
en mütahasıp şehirlerimizde şeyhiyle şıhıyla bir kasaba 13 yaşındaki kızın üstünden geçiyor, özürleri kabahatlerinden de büyük: "rızası ile"... Doktor raporu açıklanıyor, zavallı kızcağızın makatı defalarca yırtılmış, psikolojisi yerlerde... Üstelik dikkatinizi çekerim, sahipsiz bebeyi dinin en yasakladığı şekilde tecavüz ediyor hayvanoğlu hayvanlar...

Başka örnek? bakın bakalım ihalelere? Bakın yapılan sınavlara, çatır çatır kul hakkı yiyen Müslümanlar göreceksiniz... Siktiredin parayı pulu, çıkın trafiğe... Bakın trafikte bile ne kadar kul hakkı eziliyor, hayret edersiniz...

Olay sonradan bozulma falan değil. Bakın peygamberimiz döneminde de durum aynı... Bakın Uhud savaşına... "kazandık, yürüyün ganimetlere" diye koşarken kaybettiler savaşı...

Dikkat edin, yine ramazan geliyor hatta... Program başına "bir lokma bir hırka" alan hatipoğluna yine aynı sorular sorulacak... Kime nikah düşüyor, nasıl oruç bozulmaz... Sair programlarda da aynısı olacak. Hayret edici cevaplar duyacaksınız hatta... Mesela "imsak vakti ezan başladıktan sonra su içmeye devam ettim, ne yapmalıyım" dedi bir tanesi. Gelen cevap "o zaman imam şafiye göre oruç tutmaya niyet edin. Akşam orucunuzu açtıktan sonra da bık bık yaparsınız" tarzı bir hülle anlattı adam... Allah için bir ibadet yapıyorsun, Allahın tarif ettiği ibadeti kurana bakmak yerine başkasına soruyorsun, adam da önerdiği hülleyle Allah ile aranı bozuyor. Sorgulamayın, sadece iman edin derlerken gerçekten Allah'ın kelamına değil kendilerine iman etmenizi istiyor pek çoğu...

Hadislere iman diye bir şey uydurdular mesela... Hadislerin sahhihlikleri üzerine bile farklı görüşler varken hem de... Neden biliyor musunuz? Belki Kuran'ı açar okurlar diye oradan yürüyemediklerini sözde hadisler üzerinden sizlere dayatacaklar da ondan...

Ahlakın temeli din değil vicdandır. Vicdanı olmayanlar ancak sürekli olarak af dilenir, kendine affın kademesi en yüksek zamanlar/günler yaratır, illede af dilenir... Allah ıslah etsin...
ateistlere ahlakı emreden hiç bir kitapları yok .

oysa dinimiz iyiliği güzelliği temizliği namusu şerefi emrediyor .

kötülüğü fenalığı azgınlığı da yasaklıyor .

hayvandan geldik diyenlerle insanlar hiç bir olur mu ?

bilenle bilmeyenin bir olmadığı gibi .
kendi ahlaklarını kendilerine göre oluşturabilirler ama evrensel kılamazlar.
Bacak kadar çocuklara yan bakan müslümancıklardan daha ahlaklı olduğu kesindir.
(bkz: bir tanrı kanıtlaması olarak ahlak delili)
olabilir ama ahlak öğretisinin de dayandığı bir nokta olmalıdır.
açıkçası olurlar. bazıları o kadar ahlaklıdır ki sizin evrensel dediğiniz ahlak kurallarının ne kadar barbar olduğunu yüzünüze vururlar. sırf kendi inandiginiz şeylere inanmayan kesimi yazılı bir şey yok diye yargılamak ahlaksızlık değil midir?
kişiyi agnostik yapacak bir sorudur.
din ile ahlak orantılı olsa şimdi herkes huzur içindeydi. evet aslanlar gibi de olurlar.
Utanma ve hayâ imandandır.
eğer ahlaklı davranmak, netice korkusundan iyi davranmak ise ateist ahlaklı olmaz, bu sebepten olmasında zaten.

olması gereken ahlak temeli için;
(bkz: sana yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma)
(bkz: sormadan söyleme istemeden verme)
(#24111063)
Olabilirler inananan insanlar gibi.
insan olarak tanrinin varligina inanmiyolar.
Ahlaktan kastın ne bilmiyorum ama;
Dinin sana bunları yaparsan seni cezalandırırım dediği için yapmıyorsan, ahlaklı değil korkaksındır.
Kesinlikle olamaz .
Biz neden küfür etmiyoruz kötülük yapmıyoruz günah işlememek için . Ama onlarda inanç yok keyfine göre yaşıyorlar sevap-günaha göre değil.
Tabii ki de olabilir. Fikirlerim ve inançlarım uyuşmasa da, bu faktörler o kişinin iyi niyetli, ahlaklı, terbiyeli olmadığını işaret etmez.

Tıpkı "ben müslümanım." deyip her türlü yalan, iftira , kul hakkı, ahlâksızlık, cinsel sapıklık,...vb. şeylere sahip olan bir mahlûkat gibi.
şu ege felsefenin ahmet arslan’ı mı?

komikleşmiş gerçekten..

öte yandan “insan, insan olduğu için değerlidir” cevabını verebilmiş bir ionna kuçuradi vardı hacettepede, şu an bildiğim kadarıyla maltepe üni’de..

bence, akademisyenin koltuk ve gelecek kaygısı olmamalı..

özgürlük, sanıldığından çok daha derin anlamlar içeren ve önem arz eden bir meseledir..

referans olmadan ahlak olmaz demiş referans’ı da bir sabit olarak din’i göstermiş..

peki 4 büyük din’e mensup kitleler arasındaki yaşam ve ahlak algısı farkını neyle açıklayacağız?

veyahut diğer inanışları da işin içine katarsık bir çok farklı ahlak sistemini neye göre açıklayacağız?

herhangi bir inanç sistemine tabii olmayanların yapıları için ne diyeceğiz?

bir de bahsedilen modern anlamda din midir?

ateşi bulan dingilin sahip olduğu esen rüzgara inanç da buna dahil midir?

her şeyden önce günümüzde edebiyat fakültelerinde akademik görev ifa eden kimseler biraz fizik, kimya, biyoloji bilseler çok iyi olur..

daha beynin pek çok noktasını anlayamamış haldeyiz ama bilme ve anlama gereği duymadan bu felsefeci arkadaşlar deyim yerindeyse hüküm veriyorlar..

neyse ya sikerler..

her şey için bir referans noktasına evet.. ama bu referans noktası sabit bile olmayabilir, sabit alınmayabilir..

bence etken husus karbon’un ne kadar kaliteli olduğu, dna diziliminin ne kadar iyi düzenlenebilmiş olduğudur.. şans eseri ahlaklıyız ya da şans eseri katiliz işin özü..
müslümanım diyenlerden daha ahlaklıdır hele ki bu devirdeki müslümanlara bakınca.
Elbette,
Zira ahlak inanç meselesi değil kişilik meselesidir.
insanlara sadece inançlı oldukları için tam anlamıyla güvenmek ne kadar hatalı bir davranışsa,
inanmadığı için ahlaksız yahut kötü biri olduğunu düşünmek o denli aşılmaz ve yersiz bir ön yargıdır.

iyiliğin en güzeli, karşılık
beklemeden yapılanıdır.
Elbette buradan ölümden sonrası için vadedilen bir mükafata ulaşmak yahut bir azaptan kaçınmak maksadıyla iyi bir insan olmaya çabalamanın bir nevi riyakarlık olduğu sonucu çıkmamalıdır;
Lakin hiçbir şeye inanmasa da,
sırf insan olmanın gereği olarak topluma faydalı bir birey olmaya çalışmak ve iyiliğe devam edebilmek de oldukça erdemli bir davranıştır.

iyilik ve ahlak gibi kavramlar hepimiz içindir,
dine, dile ya da ırka göre pay edilip bir zümrenin tekeli altına alınmak için değil.
Ahlakın inançla alakası yoktur ahlak başta kişinin ailesinin yetiştirme tarzıyla sonrasında kendi kendini yetiştirmesiyle oluşur.
Ondan daha enteresan soru, dine, özellikle islam dinine inandığını söyleyenler ahlaklı olabilir mi?

Evlatlığının karısına göz koyan, 9 yaşındaki çocuğu, akraba kadınlarını kendine helal sayan birinin peşinden gidenlerin ahlak dersi vermesi komik. Ama trajikomik.