bugün

o oyunlardaki mutluluğu şimdinin sıkıcı oyunlarında bulamıyoruz. elliye yakın atari değiştirdiğimi hatırladım birden çabuk bozuluyordu. televiyonuda bozduğu söylenirdi.
iflasını gerekli kurumlara bildirmiş ve kapanma kararı almıştır. başımız sağolsun dostlar.
http://www.ntvmsnbc.com/id/25415919/
batıyormuş. biz onu yıllar önce kapandı diye biliyorduk. bugüne kadar nasıl ayakta kalmış hayret.
hey gidi günler dediğim olay . o atarideki zevki en son oyunlar bile vermiyor , atari başkaydı be.
90 lı yıllarımızda çok önemli yeri olan alettir.
ısınan adaptörü ile bir efsanedir. multi oynanan kontraların etkisi bitmez. bir de ödevler olmasaydı.
999999999999999999999999'in 1'lerdir.
kasetlere üflemektir.
özellikle 80 li yıllarda doğmuş ve 90 lı yıllarda çocuk olanlar için çok önemli bir yere sahip oyun oynatan oyuncak. *
şahsen 2 tanesini kırdığım üründür ayrıca. o dandik kasetler bile çok pahalıydı. bir mortal kombat almak için 1-2 hafta harçlık biriktiriyorduk. ama içerisinde oyun olanları da vardı tabi dandik oyunlardı çoğu.

bir futbol oyunu vardı ki minicik adamlar, yavaş yavaş koşardı. kocaman bir top vardı amk. o neydi la öyle nasıl oynadık biz onları. *
ısnan adaptörün üşüyen ayağı ısıttığı efsanevi alettir.
halen durur.
90'ların vazgecilmezi olan simdilerde tavan arasında atılan alettir.
(bkz: çocukluğum)
9999999999 in 1 kasetleriyle hangimizi tufaya getirmedi ki şerefsiz ama candır o can halkın oyuncağıdır o şimdiki konsollara öğrenci milleti saatlik sahip olurken o zaman aterisi olmayan mı vardı.
çocukluğumun kara kutusu... ailemden ne çok isterdim bana atari almalarını. sonunda bu kadar ısrarlı istememe dayanamamış ve almışlardı bana da atari. ne kadar da çok sevlnmiştim. artık benim de atarim vardı, arkadaşların atarilerinde gözüm kalmayacaktı... ilk gün büyük bir hevesle bağladım atarimi televizyona, ve içerisindeki klasik mario oyununu oynamaya başladım. ne kadar da zevkli geliyordu bana. çocukluk işte. artık abartmaya başlamıştım, sabah kalktığımda okula gitmeden açıp oynardım yarım saat bile olsa... sonra okula giderdim, okul dönüşü defterimi, kitabımı açmadan direk atariye sarılırdım. dersle alakam kesilmiş, umursamaz olmuştum. en son annem sinirlenip kızmıştı bana. dersle ilgilenmeyip sürekli atari oynuyorsun diye atariyi tutup gözlerimin önünde parçalamıştı. o an çok üzülmüştüm, üç gün annemle hiç konuşmamıştım. artık atarim yoktu. ve tekrar arkadaşların atarilerinde gözüm kalmaya devam etti. hatta birkaç arkadaşım toplandılar arkadaşın biri gelin bizim evde atari oynayalım demişti, ben de sevinmiştim. sonra topladığı arkadaşlarını evine çağıran arkadaşım bana, sen gelme demişti. sen gelme demişti.
oyun oynarkenki sinirim yüzünden 4 tanesini kırdığım oyun konsollarının atası.
abim eve bişeyler alması için yollandığı her alış-verişte o parayı atari salonunda harcar sonra bunun dayağını yerdi.
üstelik sonunda dayak yiyeceğini bile bile yapardı bunu çünkü ozamanlar herkesin eline geçmiyordu böyle saatlerce oyun oynamak. ama o tedirginlikle oynan oyunun tadını şimdinin değme oyunlarına değişmeyiz.
şimdiki nesil şanslı mı şanssız mı karar veremiyorum.
sega mega drive modelinde az mortal kombat oynamadığımız oyun kutusu.
şimdi playstation 3 oynuyorum ama çocukken atari oynadığım zamanki hazzı alamıyorum.
sanırım batmakta olan şirket.
hala internette o oyunları bulup oynadığım doğrudur.
''mario, o böceğe basmayacaktın olum'' gibi serzenişlere maruz kalan edevat. bir de araba yarışı vardı efendim. araç virajlara girerken, bizim de arabayla beraber yol eğiminden etkilendiğimiz çokça görülmüştür.
(bkz: özledik be o günleri)
tv ye kurarken neredeyse yarım saat geçtiğini hatırlıyorum. Felaket kaset biriktirdiğim vardı. oyun oynarken hazzı şuanda ps3 ve pc oyunlarının hiçbirinde alamıyorum heleki o oyununun sesleri felaket güzeldi.
küçükken hevasle oynamaya başlar sinir krizleriyle kapatırdım. oyunları çok zordu , küçücük yaşta sinirlerimi yıprattı puşt. tank oyunununda kendi bölümümü kurup karşı tarafı sürekli malup ederdim, çok zevkli oyundu. he mario yu hiç prensesine kavuşturamadım. bi sürü bölüm var hangisini geçeyim. tom ve jerry diye bi kaset görmüştüm ne heveslerle almıştım ki hüsrana uğramıştım. fa
re ipten ipe atlıyor böyle kapılar var kapıları kapatabiliyorsunuz saçma bi oyundu ama gene de idare ederdi. spiderman vardı. o da çok zordu ikinci bölümünü hiç geçememiştim. sinirlenip kapamıştım atariyi. futbol oyunu vardı çok basitti ve sıkıcıydı. sürekli şampiyon olduğum için oynamazdım.

şimdi hatırladım da bi tane uyducu, televizyoncu yaşlı bi adam vardı. her işi yapıyordu bu adam neyse buna atari kasetleri de vardı. alıyordun kaseti bir liraya değiştiriyordun. ibne az soymadı beni böyle. kaç sene geçti aynı yerde ve her oradan geçtiğimde içimden söverim. arkadaşlarımdan kaset alırdım kaset verirdim. doğukan diye bi arkadaşım vardı oyun manyağıydı her türlü oyunlar vardı çocukta ama hiçbirisi onun keseti değildi ödünç almış hepsini bi daha vermemiş puşt. onunla sürekli kasetlerimizi takas ederdik. ne günlerdi ama ser çava.
playstation çıkınca atariyi beğenmez olmuştuk. şimdi köpek gibi özlediğimi farkettim.
karşı komşunun oğluyla kaset değiştirmek, oyuncakçıya gidip 1 tl karşılığında kaset değiştirmek, yeni oyun bulunca heyecanla oynamak... vay be!
çok sağlam oyunlar içeren kasetlerim vardı haa.. bir şey olur diye onları pek vermezdim başkalarına..
az önce salondaki televizyona kurdum sabaha kadar oynayacağım sözlük. iyi gecelerrr.
Super mario oynamanin cok eglenceli oldugu konsol.
90'lı yılların çocukluğunun en güzel anılarına sebep olan alet.