bugün

okul için gittiğim şehir. öyle sağlam bir iğrençliği var ki içinde iki haftanın dolmasına birkaç gün kala mide bulantısı yapar. kendi şehrinin kokusunu içine çekip avunup geldiğin ilk saniye seni çileden çıkarır. hani öyle böyle iğrenç değil.
istanbul ile kıyaslandığında düzenli sayılabilecek bir şehir. ülkenin kalbinin attığı yer. elinizi sallasanız bürokrata, siyasiye çarparsınız. genelkurmay başkanlığı ile cumhurbaşkanlığı köşkü'nün bulunduğu yerde duraklamanız halinde, "burada beklemeyin" şeklinde hemen uyarı alırsınız. anıtkabir görülmeye değer... atakule yüksekliği ve dönerek tüm manzarayı görmeyi sağlayan güzel bir mekan.

bir hafta kalmıştım, pekçok yerini görme imkanım olmuştu. yıllar oldu, şu anda son durum nedir bilemiyorum ama değişse de önemini hiç yitirmedi. bir de deniz olsaymış tadından yenmezmiş.
arkadaşımın telefonundan alın lan size ankara manzarası diye gösterdiği sadece binaların olduğu bir resme baktığımda ne kadar harika bir şehir olduğunu anladım.*
ankara ankara
güzel ankara
seni görmek ister
her bahtı kara.
ankara şiiri

angoraymış eski adı
ağızlarda kabak tadı
kavşaklarıdır meydanı
tükettin beni ankara

etrafında vardır polis
hep biz miyiz sana keriz
köye derler metropolis
yıldırdın beni ankara

sokakların çöp kutusu
caddelerin it sürüsü
taksilerin küf sarısı
inlettin beni ankara

havaların yaz kış kara
sularını içen düşer dara
sual olmaz asfaltına
bitirdin beni ankara

her yanında bir hükümet
memurun da bir zihniyet
soldurdun nice zürriyet
ağlattın beni ankara

kalelerin gecekondu
avm sardı sağı solu
ayazında sular dondu
kahrettin beni ankara

başkanların hep baştadır
maharetin hep taştadır
şehir değil bir taşradır
kandırdın beni ankara

ulaşılmaz hiçbir yana
içimde kanayan yara
trafiği ceza bana
beklettin beni ankara

cihan gezdim diyar diyar
hep ankara hep ankara
tuzlayım mı yersin hıyar
bezdirdin beni ankara

plastikten heykellerin
etrafında köykentlerin
kara taşlı hep bentlerin
mahvettin beni ankara

cahil cesur kırsalların
metro denen mahzenlerin
müsebbibi insanların
yurdusun sen ey ankara

bulut söyler kendi anlar
parklarında güvenlik var
sokakların ruhuma dar
daralttın beni ankara
ankara memurlar şehridir.
not:bir hafta kalıp, bir türlü ısınamadığım şehirdir. Bir hafta yetti.
ankara memurlar şehridir.
not:bir hafta kalıp, bir türlü ısınamadığım şehirdir. Bir hafta yetti.
ankara memurlar şehridir.
not:bir hafta kalıp, bir türlü ısınamadığım şehirdir. Bir hafta yetti.
Kar altındadır varoşlar
Hasretim, nazlıdır Ankara...
A.A
güzeldir vesselam...
türkiye'nin en yaşanılası şehridir, her gidildiğinde ağır, kaotik havası çarpar yüze, derindir. izmir, istanbul gibi güzel değildir; gerçek, ağır ve sakindir. zaten bizim bu popüler ucuzluklarımızdan gına geldi; illa tropik, "güzel" falan olacak, nedir bu tek tip şeyleri, bariz, görünen şeyleri yani yüzeysel olanları, yani kolay olanları isteme hali..
ankara iyidir, yaşanması, anlaşılması gereken bir yerdir.*
bir başkentten ziyade ülkeyi yön veren liderleri barındıran. liderlerden ziyade lise ve üniversiteleriyle nam salmış güzel türkiye şehri.
an itibariyle yine ve yine yağmur yağan şehirdir.
yağmur yağdığı zaman denizin değil bit gibi türemiş göletler ve şelalerin manzarasının izlendiği şehir. bir de yağmur esnası göletleri var ki, demeyin haline.
en güzel hüzünleri yaşatan şehir. kendini bu kadar fazla özleteceğini tahmin etmezdim.
küçük bir kızın ilk korkusu .istanbul'un maviliğinden alınma korkusuyla büyütmek o kızı, her dönüş lafını gözlerinde korkuyla dinletmek. büyümüş bir kızın kalbini yutmak, sevincini almak demek ankara.
hep alıp geri vermemek demek ankara.
5 ay 5 günümün geçtiği baş şehirdir. mamağının dumanından yatılmıyordu, sabahın 4'ünde kalkınca şehrin üstünde siyah&mavi atkı gibi bir şerit olurdu kış aylarında, ankara'da askerdim sadece ve asker gibi kaldım bu ruhsuz şehirde.
dün beni donuma kadar ıslatan şehir. melihinden egosuna, havasından yağmuruna ne kadar varsa hepsinin üstünden üçer beşer defa geçtim...
lanetlendi galiba bu şehir. güneş kendisini nadiren gösterir oldu. tamam eyvallah yağmur güzeldir candır da e yeter artık. tamam yine eyvallah yazın susuzluk da çekmek istemeyiz ama bi ara versen diyorum. (kime diyorum anlamadım)
mayıs ayında son 25 senedir böyle soğuk görmediğim yer.
ekmek parası için yaşanılan şehirdir. şahsen beni kendine bağlayan hiçbir yanı yoktur.
başka şehirlerin tabelalarında bile göründüğünde " Ankara " adı yüreğini cız ettiren şehirdir . hayalim , çocukluğum , sevdiğimdir .
Devrim şehitlerini barındıran şehirdir. 6 Mayıs 1972
burada yaşamak için iki sebep vardır: ya aşık olduğun insan buradadır ya da burada bir iş bulmuşsundur. başka bir şey düşünemiyorum.
burada yaşamak için sebep aramaya gerek yoktur. sadece yaşarsın, sorgulamazsın...
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar