bugün

canım sıkkınken kafamı dağıtmak için girdiğim ve bunu başaran yüce site. özellikle nostaljik videolarıyla tarihte yolculuk yapmamıza olanak veriyorlar. sevgili mesut bahtiyarın arşivini bizimle paylaştığı önünde eğilenesi oluşum.
seksenli ve doksanlı yıllarda çocuk olmuş nice insanı geçmişe götüren hoş bir video paylaşım sitesidir. ayrıca, içinde barındırdığı atari ile geçmişteki günler yad edilebilir.
sözlüğün resimli videolu ve sesli versiyonu olan, youtube un otoritesinin mahkeme kararıyla sarsılmasının ardından popüleritesi artmış, gerek yorumları, gerek nostalji ve mizah yoğunluklu videolarıyla her girişte sıcak bir tebessüm bırakabilen ve adını zeki mürenin bir şarkısından alan, günde en az bir kez girilmesi farz olan site...
band genişliği çok düşük olan ancak süper komik videoları barındıran , izleyici yorumlarının videolardan daha bi komik olduğu eğlence sitesi.
an itibari ile acayip yavaş site.
an itibariyle girilemeyen site.
an itibariyle değil her daim yavaş site. mamafih takip ediyoruz.
yenilenme konusunda ciddi sıkıntıları olan site. neredeyse 2 haftadır başlık videoları aynı.
ayrıca o eski nostaljik havasından çıkıp video paylaşma mekanı olarak yerni almak üzere.
mesut bahtiyar günlerimizi anar olduk.
okan bayülgenin bol bol reklamını yaptığı ve faydalandığı site.
retro sevenler derneği bürosu gibidir efendim burası, ''eskiden bi ... vardı nooldu ona'' derseniz adresiniz olmalıdır, bu arada bi ilhan irem vardı noldu ona
sanıyorum intel celeron işlemcili sunucular üzerinde çalışıyor site. 2 saattir 4 dakikalık bir videonun yarısını yükleyemedi hala.
--spoiler--
Alkışlarla Yaşıyorum Tarihçesi

Her şey 2004 yılının Ağustos ayında ''arşiv var, çoktan az frontpage bilgisi var, bol bol da vakit var. E ne duruyorsun site açsana vay vay site açsana'' düşünceleri içinde başladı.

Az çok internetin içinde olan herkes ''ben de sağlam arşiv var'' der. Ama benim bahsettiğim arşiv gerçekten sağlamdı. Çoğu kişinin sağlam arşivden kastı şudur: '' abi bende 5684 tane mp3 var'' ya da '' hacı bende çok sağlam fbi warning videosu var. (kişi burada vivid arşivinden bahsediyor) ''. Ama benim bahsettiğim arşiv, hayatımda ilk internete girdiğim bilgisayardan bugüne kadar tüm bilgisayarlarımın hard disklerini saklamak manyaklığı seviyesindeydi. Tabi bende de vardı 5684 tane mp3 ve fbi warningli zilyon tane video, ama ötesi de vardı.

Bir zamanlar internet' de paylaşımın çok kısıtlı olduğu yıllarda, herkesin birbirine gönderdiği berber.mp3, ahmet abi arşivi, telefon işletmeleri gibi kayıtların hepsinin eksiksiz olduğu bir arşiv. Tarihe karışmamalıydılar, paylaşmak lazımdı. işe koyulduk.

Sitenin adını koyma kısmına geldiğimde fonda Zeki Müren' den '' işte benim zeki müren'' şarkısı çalıyordu. Kalpten kalbe akışlarla, alkışlarla yaşıyorum. işte isim bulunmuştu. Ben bu siteyi neden açmıştım? Bir çıkarım ya da para kazanma amacım olduğu için değil. Ben zor bulunur arşivimi paylaşacaktım, insanlar da bilgisayarlarının başında '' helal olsun kim yaptıysa'' diyeceklerdi. Yani bir sanatçının alkışlanmaktan alacağı değersiz egonun bir benzeri benim tek kazancım olacaktı. isim cuk oturmuştu. Sitede kullandığım ''mesut bahtiyar'' rumuzu da yine aynı şarkının final bölümünde geçen '' adım mesut göbek adım bahtiyar, siz beni hep böyle bildiniz, mesut bahtiyar' dan şarkılar dinlediniz'' bölümünden alındı.

Ordan burdan arak bir tasarım ile ilk sayfa yani sitenin ilk sayısı hazırlandı. O zamanlar site sayı sayı çıkıyor, zamanım oldukça yeni sayı çıkartıyordum. O sistemde ziyaretçiler sadece seyirci olarak katılım yapabiliyorlardı. Yani içerik gönderme, yorum yazma, oylama vb.. bir olay yoktu. Siteye giren çıkan olduğunu sadece gönderilen teşekkür e-postalarından ve site istatistiklerinden görüyordum. Bunun dışında ziyaretçi ve site arasında bir etkileşim yoktu.

Ama olmalıydı. Çelik' in bile değiştiği devirde internet' de değişmişti. Artık youtube bile açılmıştı. Görece profesyonellerin içeriğinin hakimiyetini, ziyaretçinin içeriği ele geçirmişti. Bir elin nesi var iki elin sesi var mantığı ile işin içine ziyaretçi de katılmış ve internet hızla büyümeye başlamıştı. alkışlarla yaşıyorum sitesi de devre ayak uydurmalı ve web2.0 dedikleri bu sisteme geçmeliydi ve düşe kalka da olsa uzun bir bekleme süresi sonrasında tasarımcı ve programcı Hakan Özfatura tarafından hayata geçirildi. Tabi bu noktada internet aleminde melek yatırımcı denilen benim ise dostum dediğim ''duracell'' in maddi desteğini unutmamak gerekiyor.

Artık siteye ziyaretçiler de içerik gönderebiliyorlar, içeriklere yorum yazabiliyorlardı. ''Zeki Müren' de bizi görecek mi?'' misali gerçekten ekranın öbür tarafında da birilerinin olduğunu tam olarak idrak etmeye tam olarak o zaman başladım. Evet artık Zeki Müren' de bizi görüyordu. Görmekle kalmıyor içerik gönderiyor, yorum yazıyordu. Ve işte bu sefer de benim ''awe... (wait for it) some'' dediğim arşivimin ne kadar kısıtlı bir arşiv olduğunu anladığım andı. Serdar Ortaç' ın binlerce dansöz olduğunu keşfettiği sıralarda ben de binlerce arşivci olduğunu keşfettim.

Eskiden ayda bir ''on'' civarı içerik eklenirken, artık günde ''on'' civarı eklenmeye başlamıştı. Bu durum da siteye gelen içerikleri elemeden geçirecek bir ekip ihtiyacını beraberinde getirdi. Bu ekip sayesinde hem güncellemeler daha süratli olacak hem de site içerikleri sadece bir kişinin (mesut bahtiyar) beğenisine mahkum kalmayacaktı. Herkesin geçmişinde kesişen benzer ilgi alanları olmakla birlikte, bağımsız beğenileri, yaşanmışlıkları, takıntıları da vardır. Benim için hiçbir şey ifade etmeyen bir çizgi film belki de bir başkasının en güzel çocukluk anısıdır. Ya da benim için hiçbir şey ifade etmeyen nostaljik bir şarkı bir başkasının hayatında ölümsüz bir anısını tazeleyecek kadar önemlidir. işte bu noktada ekip büyük bir önem kazanıyor.

iyi bir ekip hem sitenin formatına yüzde yüz hakim olmalı, hem eklediği içerikler ve yorumlar ile diğer üyelere yol gösterebilmeli hem de tüm bu benzer özelliklerinin yanı sıra birbirlerinden çok farklı olmalılar. Benim için değersiz olan, diğer ekip üyesi için değerli olmalı ki göreceli de olsa çok kişinin bam teline dokunabilelim. Bu amaç doğrultusunda onbeş ay gibi bir süreçte yavaş yavaş onbeş kişilik (iki emekli), hepsi birbirinden farklı bir renk sunan şahane bir ekip kurduk.(hepsi de okumuş çocuklar) Hemen hemen tüm ekibin farklı zevkleri, istekleri, fikirleri ve öngörüleri olduğu için zaman zaman kendi aramızda sitenin geleceği, eklenen içerikler vb.. konularda çatışsak bile enfes geceyarısı msn sohbetlerimiz ile ortak yolu bulduk. (tamamen yalan, onlarca erkeğin bir araya geldiği bir msn ortamında konuşulacaklar bellidir.) Tam bu noktada bugüne kadar sitede emeği geçmiş herkese özellikle şu an aramızda olan ve olmayan tüm adminlere teşekkürü borç biliyorum. Onlar olmadan bu noktaya gelmemiz imkansızdı.

Şu ana kadar anlattıklarıma hikayenin ilk bölümü diyebiliriz. Her şey güzel. Kuşlar, böcekler falan. ikinci bölüm ise biraz daha acıklı. Evet tüm taşlar yerine oturmuş, artık günde 300-400 kişinin ziyaret ettiği bir yerden günde 20.000 ziyaretçi rakamını yakalayan bir site olmuştuk. Bu çok güzel bir gelişme olmakla birlikte artan server masrafları karşılanması güç bir hale gelmişti. Server deyip geçmeyin. Hatırlarsanız en son yerel seçimlerde devletin koca koca serverları bile çökmüş ve başbakan çıkıp ''sörvırlar mörvırlar çökmüş'' mealinde bir açıklama yapmıştı. Yani bu server meselesi her zaman büyük sıkıntıdır ve biz de bu sıkıntıyı yaşadık. Site büyüdükçe beklentiler de beraberinde büyüdü. Tüm bu beklentileri karşılamak bizim boyumuzu aşmaya başlamıştı. Biz arka planda yaşanan binbir sıkıntı ile uğraşırken şikayetler de artmaya başlamıştı. Küçük Emrah' ın ''vurmayın'' filminin finalindeki gibi sokaklara çıkıp orayı burayı kırmak ''hep bana vurdular, hep bana'' demek istiyordum. Tam bu esnada Myk Medya' nın kurucu ortaklarından Serdar Kuzuloğlu ile iletişime geçtim. ilk telefon görüşmemizin üzerinden iki gün geçtiğinde kendisi istanbul' dan izmir' e geldi ve uzun bir görüşme sonrası yola beraber devam etme kararı aldık.

Siteyi yönetme eskiden olduğu gibi yine bizim ekibimizin sorumluluğunda kaldı ve diğer tüm bizi aşmaya başlayan server, tasarım, kodlama, hukuksal durumlar, pazarlama vb... işin civcivli kısımları Myk Medyanın sorumluluğuna geçti. Yani anlayacağınız artık sitenin içeriklerinin, yorumlarının vb... durumlarının sevabı da günahı da bizim ve pek tabi tasarım, kodlama gibi durumlarda da aynısı Myk Medya için geçerli. Fakat sonuç olarak bu ortaklık sonrası yazılan yazılardan en sevdiğim olan ''Myk Medya ve alkışlarla yaşıyorum kardeş oldu'' başlığı durumu en güzel özetleyendir. Neticede her aşamada beraber çalışıyor, karar veriyor ve yol alıyoruz. Sorumluluklarımız belli olsa da işin sonunda biz bir takımız ve iyiyi de kötüyü de beraber paylaşacağız.

Öykümüzün son perdesine geldiğimizde ise bu kardeşliğin meyvesi olan alkışlarla yaşıyorum sitesinin yeni yüzünden bahsetmek gerekiyor. Mart ayının başında tamamlamayı düşündüğümüz ve duyurduğum bu versiyonu ayın sonuna eksiği gediğiyle de olsa yetiştirebildik. Bir siteyi sıfırdan yapmanın, hali hazırda var olan ve işleyen bir siteyi yenilemekten çok daha kolay olduğunu gördük. Şimdi tüm bu yaşanan sorunları anlatıp canınızı sıkmak istemem. Sanırım çoğunuzun umrunda da değildir. Ve haklısınız. Siz doğal olarak son kullanıcı olarak size ne verildiğine bakıyorsunuz. Buna devam edin. Biz bu siteyi sizin için yapıyoruz ve sizin memnuniyetiniz olmadan yaptığımız işler tamamen anlamsızlaşıyor. Bu sebeple tüm fikirlerinizi paylaşmak için bu yazının yorum bölümünü kullanabilirsiniz. Her istediğinizin yapılacağına söz vermiyorum fakat her söylediğinizin değerlendireceğine emin olabilirsiniz.

Şu an için sitedeki eksik bölümleri ve özellikleri biliyoruz. Fakat siz yine de tüm eksiklerimizi, sizin için önemli olan işlevleri sıralarsanız ''hangisini önce bitirsek?'' sorumuza sağlıklı yanıtlar alabiliriz.

Fakat şuna kesinlikle inanın çok yakın bir sürede Myk Medya' nın kattığı güç ile alkışlarlayaşıyorum.com altın günlerini yaşamaya başlayacak. Sizden tek istediğim bu süreçte bize destek olun ve yapıcı eleştirilerinizi üzerimizden eksik etmeyin. Biliyorum çok beklediniz ama az kaldı. Her şey çok güzel olacak.
--spoiler--
anımılarımı depreştiren site. güldürüyor, hüzünlendiriyor bazen de saçmalıyor.
alanında tek olduğu için hatta tekel olduğu için sürekli çöken serverını yenilememekte ısrar etmektedir. "bekleyin iki saat ne olacak" mantığı hakimdir. rekabetin olmadığı yerde böyle aksaklıkların olması normaldir.
dünden beri girilemeyen sitedir.
alkışlarlayaşıyorum.com digiturk müşteri hizmetleri +18 (küfürlü) diye bir ses kaydına sahip olup ayıptır söylemesi insanı yaran eğlendiren sitedir sevdirdi kendisini adeta çarşı diye bağıran o adamla youtube dan alınmayan zevki verdi.
severdim siteyi fakat editörler pek çalışmıyordu. günlük video kabul sayısı pek azdı, bu da beni rahatsız ederdi.
son dönemde yenilenmiş tazelenmiş güzide paylaşım sitesi. sadece video ve ses değil fotoğraf ve yazılarda paylaşılıyor.
kolpa adminleri olan sitedir,

misal gayet uygun hatta benzer örnekleri olan bir içeriği eklersiniz formata uygun değil diye kabul etmezler ama 2 gün sonra başka bir nick ile aynı içeriğin kabul edildiğini görürsünüz.
videoları kadar video altı yorumları da yarmaktadır.
basit video sitelerinden farkı kalmamış, bir zamanların efsanesi. şimdi her şey gibi o da çizgisini kaybetti.
Eskisi gibi değildir. her yerde bulunan videolar artıkın alkışlarlaya düşer oldu, yetkili abiler onaylar oldu.

good monarch adlı kullanıcının sitemi;

--spoiler--
iki kelam da ben edeyim.

alkışlarlayaşıyorum artık eskisi gibi gelmiyor bana da. nostaljinin ve absürd keyif verici içeriklerin merkeziyken şimdi kafası basmayan ergenleri içeren videolara laf sokma platformu haline geldi. ama bunda yalnızca videoyu yükleyenlerin ve kabul edenlerin hatası yok.

bir video yükleniyor, mesela veysel bıdıbıdı, asi stayla veya alaatin; bakıyorum bir sürü hit almış, izlenmiş, yorum almış. ben bi bok bulamıyorum bu videolarda, hepsi de sağda solda gırla var. bu siteyi özel yapan o ruhu bu videolara itibar eden ler bozdu. bunların sayısı da çok fazla. yani sadece adminlere çıkışmanın alemi de yok.

sosyal platformlar artık ergenlerin istilası altında. onların isteğine göre düzenleniyor her şey. hit almak ve reklam parası kazanmak isteyen alkışlarla ailesi de bunu görmüş olacak ki bunları ana sayfadan yayınlıyor. buradaki birçokları da bu videodaki elemanlara laf sokma yarışına giriyor ve sitenin hiti artıyor.

her neyse, bu yorumum silinir belki ama şunu söylemeliyim. kısa vadede kazansanız da uzun vadede kaybedersiniz bu politikayla. diğer video sitelerinden bir farkı kalmamaya başladı çünkü.
--spoiler--

galaios adlı kullanıcının sitemi;

--spoiler--
1-bu siteye neden artık sikko videolar yükleniyo
2-bu reklamlar ne zaman kalkacak
3-videoyu durdurmaya çekiniyom nuri çıkmasın diye
4-bu yorum siz okuduktan 5 dk sonra neden adminler tarafından siliniyo
--spoiler--
ya iyi güzel üye olduk da kardeşim utancımdan videoları izleyemiyorum ki.

yok kamerada kendini görünce göbeği içeri çeken kadın, yok cafede inanılmaz rezillik... böyle bi dalga geçiyor sonra herkes. onlar yerine utanıyorum. allah kahretsin. içim huzursuz.
bu aralar meme ve göt sergilenen videoların paylaşıldığı site... çok yakında porno ekleyecekler eminim...
artık rezil durumda olan site. şu domuz eti yiyen çocuğun videosuna yazılanları gördüm ya artık bu siteye daha ne kadar girerim bilmiyorum. ergen ve şakirt dolmuş durumda. inciden beter durumdalar.