bugün
- küresel ıkınma20
- sözlüğün en ponçik erkek yazarı15
- saçlarını kısacık kestiren kadın13
- cok eski bir ulu yazari14
- volkan konak42
- ona bir şey hatırlat8
- sözlük kızlarının bugünkü makyajları17
- fotokopici bi erkek11
- kapitalistlerin din kuracak kadar zengin olması9
- sizce ülkenin cumhurbaşkanı kim olmalı12
- cehape felakettir13
- ne kadar çok yol açarsanız trafik o kadar sıkışır8
- ekrem imamoğlu'nun babasının ettiği beddua22
- hala akpli olabilmek12
- babayla karşılıklı sigara içmek10
- geceye bir şarkı bırak9
- tayyip bey8
- true yu evlendiremiyoruz14
- en son ne yediniz12
- nasıl bir kız istersiniz14
- ramazan bayramı24
- bayramınız kutlu olsun sayın yazarlar9
- bergamot tadını en iyi veren çay8
- kola cips yememek8
- geldi yine deli9
- bir kızın prime dönemi16
- 29 mart 2025 beşiktaş galatasaray maçı31
- el opucek yastaki yazarlar8
- gençlerin neyi protesto ettiğini bilmemesi16
- hızlı konuşan kız14
- sözlük yazarlarının üye olduğu siyasi parti9
- first date9
- sahurdayız uludağ sözlük12
- sahne teklifi almak8
- teketekte solcu mu alır sağcı mı8
- çirkinlere tavsiyeler8
- 29 mart 2025 imamoğlu'na özgürlük mitingi21
- osimhen ve penaltıdan gollll gese 3 2 kazandı12
- domdom usa9
- true'nun karı çıkması8
- erkek depresyonu10
- ahmet beyin beyaz bareti10
- true'nun siki için yas tutuyoruz12
- first date kombini12
- uludağ'ün en komik kadın yazarı10
- türk kara ordusunun kuruluşu meselesi8
- yazarların rol almak istediği filmler10
- menuet giderse biz de gideriz22
- namazı yanlış hareketlerle kılan insan9
- yazarların sevdiği filmler9
Zor koşullardan ,o güne dek içleri başkalaşmış ama oldukları yerde kalıplaşmış engellerden,engellemelerden bahsedilmiş sonraları biraz gülünmüş eve dönüş yoluna geçilmişti. Yine o gecelerdendi Afrika da yada bilmem nerde ki çocuğun gözlerine baktığımız o fotoğraflardaki sanattan hoşnut olup çıktığımız sergiler gibi bir gece. ilerleyen yıllar sonrasında yani denilebilirki tecrübeyle sabit ;beklentiler az tutulmalı az şey isteyip daha azına erişip daha fazla mutluluğa kavuşmalı. Böyle olmalı. Yada öyle olmalı. Bilmiyorum. Kilometrelerce koşulduğunda tüm o yorgunlukla durup birkaç dakika nefeslenmek sonrasında birkaç yudum su içip aynı tempoda kendini bulmak , suya daha doyamamışken akıldaki çok içersem karnım ağrır düşüncesi ve anlayamadan aynı yorgunluk. Bunlara rağmen bir sürü koşan insan, yürüyenler yada umursamayıp suyun keyfini çıkaranlar.karınları ağırsada sonrasında icabına bakarlar çünkü o an suyun keyfindeler.
Kafada genel kanıyla saçma sapan bu düşüncelerle eve girip o melankolik havayı bir üst seviyeye çıkarmak adına güzel klişelere sarılmak -gizliden gizliye- iyi gelir diye, 3-4 adet mum,bir şişe şarap biraz kitap üç beş müzikle evin bir köşesine oturmuştum.
Bir yandan yüklenen suçluluk duygusu,Vicdan muhakemesi sebebi olmak zorundaymış gibi illaki o bunalımın, neden kaygısı vücutta hakimiyet bulamadan yenik düştü.Düşecekti elbet.ruhani boşluk hissinden üstün sebep uzak olmalıydı.ikisini dengede tuttuğum gün mutlu olacaktım bana göre ki bu büyük bir yalandı. Hem idealizmin denizinde kaybolmalı hem de bu kayboluşa içerleyebilmeliydim. Önüme çıkan somut engelleri yıkabilmeli ama aynı zamanda ruhumu başka başka sebeplerle alt üst edip toparlayabilmeliydim. ikisi aynı anda mümkün görünmüyordu. Ayrı ayrı düşünülmüyordu. Sorun çözüme kavuşamıyordu üstüne zamanda durmuyordu.
Biliyordum ki yarın olduğunda sindirilmiş duygularım ve düşüncelerimden çok uzakta dışarı çıkacağım ve karşılaştığım her hangi biriyle öyle güzel sohbet edeceğim ki kendimden tiksineceğim. Gereksizliğin alasını yapacağım ama biliyorum ki böyle olacak. Yoksa bende selam vermeden geçmek istiyorum köşedeki bakkal ablanın yanından. Bende sürekli gittiğim mekana girerken çok görmek istiyorum o gülümsemeyi. Mevzuya ortak olamadan düşüncelerim alıp başını oradan oraya atlıyor. Birini tutup yakalayamıyorum ki açıp derine ineyim.Biri hasbelkader sorun ne dese diyecek kelimem yok bir bunu biliyorum birde yarın her şeyin normale döneceğini.Nasıl bir normalle karşı karşıya olduğumu değil elbette.
Kötü bir gece değil. Yıllar sonra tasvirini yapıp gülümseyeceğim bir gece yaşıyorum. Uyumadan önce mumlara,şarkılara,şaraba ve kitaplara teşekkürlerimi sunuyorum birkaç kelam ediyoruz belki gizliden gizliye yine. Bu kadar suyu yeterli görüyorum bünyeme karnım ağrımadan uzaklaşıyorum küçük alanımdan renkli odama.
(bkz: söykü dergisi sayı 22 mum)
Kafada genel kanıyla saçma sapan bu düşüncelerle eve girip o melankolik havayı bir üst seviyeye çıkarmak adına güzel klişelere sarılmak -gizliden gizliye- iyi gelir diye, 3-4 adet mum,bir şişe şarap biraz kitap üç beş müzikle evin bir köşesine oturmuştum.
Bir yandan yüklenen suçluluk duygusu,Vicdan muhakemesi sebebi olmak zorundaymış gibi illaki o bunalımın, neden kaygısı vücutta hakimiyet bulamadan yenik düştü.Düşecekti elbet.ruhani boşluk hissinden üstün sebep uzak olmalıydı.ikisini dengede tuttuğum gün mutlu olacaktım bana göre ki bu büyük bir yalandı. Hem idealizmin denizinde kaybolmalı hem de bu kayboluşa içerleyebilmeliydim. Önüme çıkan somut engelleri yıkabilmeli ama aynı zamanda ruhumu başka başka sebeplerle alt üst edip toparlayabilmeliydim. ikisi aynı anda mümkün görünmüyordu. Ayrı ayrı düşünülmüyordu. Sorun çözüme kavuşamıyordu üstüne zamanda durmuyordu.
Biliyordum ki yarın olduğunda sindirilmiş duygularım ve düşüncelerimden çok uzakta dışarı çıkacağım ve karşılaştığım her hangi biriyle öyle güzel sohbet edeceğim ki kendimden tiksineceğim. Gereksizliğin alasını yapacağım ama biliyorum ki böyle olacak. Yoksa bende selam vermeden geçmek istiyorum köşedeki bakkal ablanın yanından. Bende sürekli gittiğim mekana girerken çok görmek istiyorum o gülümsemeyi. Mevzuya ortak olamadan düşüncelerim alıp başını oradan oraya atlıyor. Birini tutup yakalayamıyorum ki açıp derine ineyim.Biri hasbelkader sorun ne dese diyecek kelimem yok bir bunu biliyorum birde yarın her şeyin normale döneceğini.Nasıl bir normalle karşı karşıya olduğumu değil elbette.
Kötü bir gece değil. Yıllar sonra tasvirini yapıp gülümseyeceğim bir gece yaşıyorum. Uyumadan önce mumlara,şarkılara,şaraba ve kitaplara teşekkürlerimi sunuyorum birkaç kelam ediyoruz belki gizliden gizliye yine. Bu kadar suyu yeterli görüyorum bünyeme karnım ağrımadan uzaklaşıyorum küçük alanımdan renkli odama.
(bkz: söykü dergisi sayı 22 mum)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar