bugün

tam adı "yalnız seni arıyorum - Nahit Hanıma mektuplar" olan kitabın ismi. Orhan veli kanık'ın ve ahmed arif'in Leyla erbil'e yazdığı mektupların yayımlanması başta bir heyecan uyandırsa da sonradan üzerine biraz düşününce, rahatsız edici bir durum olduğu hissine kapılıyor insan. Özel bir durum olan mektupların o yazarın sanatına veya poetikasına bir katkı sağlamıyorsa yayımlanması pek de doğru gibi gelmiyor. Aynı biçimde mevcut eser, bir eser olarak değil de işin daha çok magazinel kısmına hitap ediyormuş gibime geliyor.
yky tarafından orhan veli'nin doğumunun 100. yılında, 2014 yılında yayınladığı; Orhan Veli'nin gizli aşkı Nahit Hanım'a yazdığı aşk mektuplarını içeren kitap.

''Bir de sevgilim vardır, pek muteber;
ismini söyleyemem,
Edebiyat tarihçisi bulsun.

O zamanlar ismini söyleyemediği sevgilisi “Nahit Hanım”dı Orhan Veli’nin. Hayatta iki varlığı oldu: Şiiri ve sevdası. Şiirleri okurlarının ezberinde... Sevgisine gelince, onu, tek büyük aşkı “Nahit Hanım”a vermişti: Bu kitap onun belgesi.Şiirimizde çığır açmış ustanın aslında nasıl bir gönül ustası olduğunu kanıtlayan mektuplarını okuduğunuzda onu çok daha yakından tanıyacaksınız. “Istanbul Türküsü” gibi pek çok şiirini daha iyi anlayacaksınız. 36 yıllık ömrüne neler sığdırdığını görecek, onu daha çok sevecek ama belki biraz da üzüleceksiniz. Nereden bakılsa, gizli saklı yaşanmış kırık bir aşk hikâyesine tanık olacaksınız. 64 yıldır çekmecelerde kalmış mektuplar, ince ince akan bir mağara suyu gibi dingin, dupduru ilk kez gün ışığına çıkıyor.

Yapı Kredi Yayınları, Orhan Veli’nin aşk mektuplarını Yalnız Seni Arıyorum adıyla yayımladı. Garip akımının ustası Orhan Veli, doğumunun yüzüncü yılında Nahit Hanım’a yazdığı mektuplarla gündemde. Yetmiş yıldır edebiyat ortamlarında konuşulan bir aşkın belgeleri böylece edebiyat tarihindeki yerini almış oldu. 1950’de 36 yaşındayken talihsiz bir şekilde hayatını kaybeden şairin 1947-1950 yıllarında yazdığı mektupları Nahit Hanım (1909-2002) yıllarca saklamıştı. Yalnız Seni Arıyorum adlı kitapta bu mektuplar, Orhan Veli’nin elinden çıktığı şekliyle (hiçbir sansüre uğramadan ve tek harfine bile dokunulmadan) okuruna ulaşıyor. Üstelik iki farklı baskıyla: Karton kapaklı normal baskısından başka bir de (eski harfli el yazılı nüshalarıyla) büyük boy, renkli özel baskısıyla...''
(bkz: Nahit Gelenbevi Fıratlı Damar)

orhan veli ölmeden önce üstünde bulunan ceketin cebinden bir diş fırçasının sarılı olduğu kâğıda yazılmış Aşk Resmi Geçidi isimli şiiri çıkmıştır. Orhan Veli'nin Aşk Resmi Geçidi adlı ünlü şiirindeki şu dizeler Nahit Hanım'ı anlatmaktadır:
''Gelelim sonuncuya.
Ona bağlandığım kadar
Hiçbirine bağlanmadım.
Sade kadın değil, insan.
Ne kibarlık budalası,
Ne malda, mülkte gözü var.
Eşit olsak, der,
Hür olsak, der.
insanları sevmesini de bilir,
Yaşamayı sevdiği kadar.''
Orhan Veli'nin Nahit Hanım'a yazdığı mektuplardan oluşan ve yky tarafından çıkarılan kitap. Mektup yazanımız yok biz de başkalarına yazılan mektupları okuyoruz ne yapalım. Nahit Hanım da az çektirmemiş 'garip'im Orhan Veli'ye.
Orhan Veli'nin gariplik ile dolu olan hayatında aşkı da garip yaşadığını gösteren bir şairin içini bize açan kitap. Mektuplar.
''Her vakit söylediğim gibi aşk bahsinde senden başka hiç kimseyi düşünemiyorum. Âsik olup olmadığını sordukları vakit evet diye cevap verişini hayra mı yorayım bilmiyorum. Çünkü o cevabını karşindaki insan belki de kendine alınmıştır. Suali soranın kim olduğunu bilsem belki bir şey düşünebilirim.''
"emin ol, dünyada hiçbir şeyden zevk almıyorum. bütün bu tatsız günler içinde yalnız seni arıyorum."

orhan veli'nin nahit hanıma ilk mektubundan.
Ama facebooktan birini dürtüyorum, whatsapptan biriyle yazışıyorum, ınstagramda birini dikizliyorum, sözlükte birine yürüyorum diye devam eder.
Kitap, zaman zaman yazdığı mektubu postalayacak kadar dahi parası olmayan Orhan veli’nin “bütün yokluğuna rağmen hayatımdaki tek kadın sensin” diyerek bahsettiği nahit hanım’a yazdığı mektuplardan oluşur.

emin ol, dünyada hiçbir şeyden zevk almıyorum.
bütün bu tatsız günler içinde yalnız seni arıyorum.