bugün

yüksek lisansa başlayan her biçare öğrenicinin "hayallerini süsleyen kariyer" olarak öne sürdüğü -belki de inanmak istediği- ve ancak yüksek lisans öğrenimi boyunca edindiği tecrübeler sonucu diplomasını alır almaz unuttuğu kariyer çeşididir.
bilim yada sanat alanlarında, üniversite öğrenimini (lisans) tamamlayan kişilerin, öğrenim gördükleri konu üzerinde ihtisas, doktora faaliyetlerine devam ederek; doçentlik ve profesörlük şeklinde devam eden süreç içerisinde yol almaları durumudur.
zorlu bir sürecin başlangıcı ama eğer bu yola baş koyduysanız sonu çok mutlu olur ... insanlara bir şey öğretmek ve bu işten para kazanmak ...
diğer kariyer türlerinden önemli bir farkı bulunan kariyerdir . sürekli araştırmayı , incelemeyi , okumayı gerektirir . bununla da kalmayıp okuduklarının ve araştırdıklarının üzerine yeni birşeyler eklemeyi de gerektirir . bilim literatürüne yenş birşeyler eklenmeyecekse boşa harcanan yıllar anlamına gelir ki bu da kayıp bir insan yaşamı ve boşa harcanan ülke kaynakları anlamına gelir .
bazen sevgi için vazgeçilendir.
çokça sürünme, bolca araştırma, sayfalarca okuma, gecelerce harcanan emek; sonucunda bir elin parmaklarını geçmeyen bilimsel yazın üretimi ve komik bile sayılmayacak bir maddi getiriden mütevellit kariyer çeşitlemesidir.
her üniversite öğrencisinin bir dönem aklından geçen klişedir.
notlarımı yüksek tutsam, bi dil kursuna gitsem alesten bin beş yüz çaksam diye uzar gider
(bkz: kölelik)
türkiye için sadece disiplinli olarak günü gününe inek gibi çalışmaktan ibaret olan sıkıcı,vasıfsız bir eylemdir.
bir profösörün ağzından "işi bilen sektörde çalışır,bilmeyen akademisyen olur."
(bkz: mühendislik fakültesi)
bir zamanlar yaşama sebebimdi. ilk atılımımda tüm şartlar elveriyorken şerefsiz bir hoca yüzünden izin verilmedi sonrasında da ben vazgeçtim. küstürdüler. içimde bir yaradır.
turkiye deki en mal olu$um .
Aptal idealist saplantı ve dayatmalar yüzünden heba olan bir hayat. Gerçekten ilerlediği alandaki faaliyetlerden zevk alan akademisyenleri tenzih ederim.
eğer incelediyseniz hemen hemen tüm tezlerin birer "sentez" olduğunu ortaya neredeyse hiç yeni bir fikir,proje katılmadığını farkedersiniz. dolayısıyla türkiye için akademik kariyer ego tatmini ve sıkıcı inek işinden öte değildir. tabii tüm bu saydıklarım mühendislik fakülteleri için geçerli . iş edebiyat ya da sanata gelince muhteşem şeyler ortaya çıkıyor olabilir.
bir insanı veya bir topluluğu anlamaya çalışmak yerini yapılacak eylem.
üniversiteye adım atan her bünyeye cesıtlı zamanlarda uğrayan, lisansı kazasız belasız atlattıktan sonra işsiz kalmışsanız bir de yl yapıyorsanız tekrar zihninizin zilini çalan, sonunun ne olacağı bilinmeyen "şey".
yapmayın.
ben yaptım, hem de torpilim de olmadan yapabildim.
Ama torpil sadece girişte lazım değil; bunun doçentliği var; ulusal dergilerde makaleyi kolayca basabilmek var.
bunların hiç birinde açık çek olmadan yaptığım, uluslararası yayınlar da eklediğim bir akademik kariyerim var.
Ama kifayetsiz muhterislerin domine ettiği bir alan akademya; kendileri bozuk sizi de bozuyorlar, en azından moral olarak.
yapmayın, değmiyor.

not: yaw, siz yine de yapın. belki sizler düzeltirsiniz.
lisans eğitiminden sonra önce yükseklisans sonrada doktora yaparak sona erecek kariyerdir.
kibir kazandırdığı sürece hep biraz eksik kalacak kariyer.
bundan tam on yıl önce yapmak isteyip de orospu çocuğu bir hoca yüzünden yapamadığım şey.

ama olsun yıllar sonra odasına girip ağzıma gelen her şeyi söyledim ya valla şu anda bu hususta dünyanın en rahat adamıyım.
kıldan tüyden nem kapıp çok şey söyleyip hiçbirşey anlatamama sanatı.
düşün insanlar buna ömrünü veriyor. çok inanan bile var. bazen düşünüyorum ya inandığımız hiçbirşey gerçek değilse? aynen bu yola ömrünü adayanlar gibi. koca ömrü çöp kelimelere heba eden binlerce nefer var. hele de sosyal bilimlerde e yani diyesim geliyor. sanırım ana sorum şu bilim bilim için midir bilim insan için midir? ne var yani sanatta soruldu diye burda da olmayacak mı? neyse bakıyorum araştırmalara x'in y ile ilişkisi nokta nokta örneği. geçelim bunları arkadaşım pratik faydalar her zaman fikri yaşatır. gerisi çöptür. milyon tane kuralın içine sıkışıp bir derdimizi basit ve anlaşılır şekilde anlatamadık. ne kadar anlaşılamazsak o kadar eğitimliyiz. vay be ne demiş adam veya kadın ne demiş bilmem. bir şey anladıysam ne olayım...
Ömür boyunca okumak, öğrenmektir. Hayat boyu öğrenciliktir bir nevi, ders çalışmayı gerektiren bir meslek hayatınız olur.

Ve şahsım adına konuşacak olursam hiç bana göre değildir.
çok ama çok zordur. bu işin eğitimini almış bir uzman olarak hemen bilgiler vereyim kardeşlerime.

akademik kariyer yapmanın aşamaları
1-ales'e girip en az 80 ve üzeri puan almak+yds'yi kazanmak
2-yüksek lisans için mülakata girmek ve kazanmak (torpil gerekebilir)
3-yüksek lisansı başarı ile tamamlamak, not ortalamasını yüksek tutmak
4-onlarca kaynaktan yararlanıp yüksek lisans tezini yazmak (çok zahmetlidir)
5-proflardan oluşan jüri karşısında çatır çatır tez savunmasını yapmak
6-tekrar ales sınavına girip iyi bir puan alarak doktora'ya başvurmak
7-doktora derslerini geçmek (çok zordur, ömür törpüsüdür)
8-doktora tezini hazırlamak (öldürmez süründürür)
9-doktora tezini savunmak, kurula etkili gerekçeler sunmak
10-tekrar ales'e ve dil sınavına girip atanma beklemek...

maaşlar iyi, meslek saygın ama devlete kapağı atıp iyi bir fakülteye yerleşirsen. yoksa doktora yapıp özel sektörde 2000 lira maaşla çalışırsın.
yapılması ağır saçmalık olan hede. hocalarınız olan elli yaşında bay veya bayanların ergen triplerini, karı koca sorunlarının sizden çıkmasını çekmek demek akademik kariyer. yengenizin dün gece başı ağrır hoca sizi siker, eniştenin pipisi kalkmaz hoca sizi siker, okula gelirken yolda sakıza basar hoca gelir sizi siker. ne olursa size patlar.

yaptıklarınız için asla kredi alamazsınız. hocanın merakı tutar gecenin onunda siz bardayken çeviri ister, sarhoş kafayla sabaha kadar oturup çeviri yaparsınız üç ay masada toz tutar sonra da amaaaaan deyip çöpe sallar.

hele hele aktif deneyler yapmak isteyen akademik kariyerden olabildiğince uzak dursunlar. çünkü türkiyede üniversite yok. istanbul ve marmara üniversitelerinde yeterli laboratuvar bulunmadığı için bir çok tez öğrencisi zırt pırt deneklerini şehir dışına taşıyor.
yüksek lisans + yabancı dil + doktora kombosu ile taçlandırmayı düşündüğüm kariyer tipidir.
Çoğu kişinin uğruna birçok şeyi feda ettiği bir statü. Önemli olmakla birlikte, odak noktası haline gelmesi durumunda, psikolojik olarak yıkım yaratabilir. Bu yüzden gerekenden fazla olarak saplantı haline getirilmemelidir.
güncel Önemli Başlıklar