bugün

allah

bu yazı, vaktiyle kendisini terk ettiğim, nihayetinde hatamı anlayıp kendisine geri döndüğüm hayatımın sebebine ithaftır... sevgilime ithaftır... gerçek sevgilime...

Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da...
Elbette senin için her zaman, işin sonu, başından daha hayırlıdır...
Elbette Rabbin sana ileride öyle ihsan edecek, ta ki sen de O'ndan ve verdiğinden razı olacaksın...

( duha suresi 3,4,5 )

allah, bir kulunu yanına yaklaştıracağı zaman etrafındaki bütün insanları yanından alır, onu yalnız bırakırmış... tek tesellim bu oluyor... yalnızlığımın sebebi de bu... kendimi dinledim, hep yalnız kaldım, yalnızım... yalnız olmaya da devam ediyorum, edeceğim ta ki senin emrin yerine gelene kadar... ne zaman ki feraha kavuşmama müsade edersin, ben ancak o zaman mutmain olurum. ne zaman ki, '' ey kulum çok gözyaşı döktün, kâfidir '' dersin, ben o zaman, ancak o zaman, ve ancak senin icazetinle rahatlayabilirim... sen emir vereceksin, sen '' ol '' diyeceksin...

biliyorum, senden çok uzak kaldım, adını anmadığım zamanlar da oldu, ama nefsimi kudretinin elinde tutan senin üzerine yemin ederim ki aklıma gelmediğin tek bir gün bile olmadı... kendimi bildim bileli, seni düşünmediğim tek bir günü bile hatırlamıyorum... bundan dolayı müsterihim... sesimi işitmek istiyorsun, seninle konuşmamı arzu ediyorsun. ben kimim ki senin bu davetine icabet etmeyeceğim ? gördün ki beni mutluyken yanına çekemiyorsun, o halde yapılacak tek bir şey vardı... bu garip ademoğlunu etrafındaki tüm insanlardan uzaklaştırmak... sonuç ortada... yarattığı kuluna, bir annenin yeni doğan yavrusuna gösterdiği şefkatten çok daha fazlasını gösteren sen, bana yine o sonsuzluk gölgesinin üstünde arşı titreten varlık kollarını açtın... ben o kollara sığındım ve o şekilde kurtuluyorum...

artık vaktin geldiğinin farkındayım... bu gece son kez sıkılıyorum... bir daha hiç sıkılmayacağım... sıkılırsam da, senden uzaklaştığım an sıkılacağım... senin yanındayken bana üzüntü yok, darlık yok, gözyaşı yok... senden koptuğum an, bana kederlerin en büyüğü var, tokatların en şiddetlisi, acıların en kudretlisi var... senin yanındayım... sana geldim... işte bak, gölgende bütün bir insanlık yatıyor, senden, senin varlığının nurundan aydınlanan suratlar ne kadar da mutlu.. gözleri parıldıyor, çünkü senin yanındalar... ben de senin yanındayım... davet verdin, icabet ettim...

güneşin kaybolduğu ve siyahlıkların bir yelpaze gibi dünyayı sardığı o karanlık gecenin üzerine yemin ederim ki;

ben en çok seni düşündüm...
en çok seni sevdim...
ve sen, beni hiç bırakmadın...
her düştüğümde sen vardın...
sır kalmasın senin adın,
sen ki varlığın sebebi, var olanların içinde hakiki tek varlıksın...
allah' ım...
sen kime yoksan, ona bu dünyada ve senin katında hiçbir şey yoktur...
sen kime varsan, ona bu dünyada ve senin katında herşey vardır...
sen varsın...
bu gece beni kollarımdan tutup kaldırdın,
sırtımdaki ağır yükü aldın...

Demek ki güçlükle beraber kolaylık vardır.
Evet, güçlükle beraber kolaylık vardır!
O halde bir işi bitirince, hemen başka işe giriş, onunla uğraş.
daima Rabbine yönel, O'na yaklaş!

( inşirah, 5, 6, 7 , 8 )

emir tez,
bekletmez,
ve o nur,
bulunur,
işte iz,
geliniz,
toprak post !
allah dost !
allah dost !
allah dost !