bugün

arshil

(bkz: şike davası gerekçeli kararı/@arshil)

mahkeme şike ile ilgili kararını verip, davadaki bazı isimlere ceza verdikten bir süre sonra (hukuk kuralları gereği) bu cezalara ilişkin gerekçeli kararları da hazırladı ve tüm bu evraklar yargıtay'a gitti.

başlıktan da görüleceği üzere ben yazmaya başlayıp, gerekçeli kararı sözlüğe eklemeye başladıktan sonra kimse bir şey yazmamaya başladı. ne şike yanlıları tarafından ne de şike karşıtları tarafından herhangi bir alıntı, herhangi bir eleştiri dahi olmadı. kaldı ki, ben en az 3-4 kez farklı konu başlıkları altında şike davası gerekçeli kararında yazılanlara neden hiçbir şike yanlısısının tepki vermediğini sordum, cevap alamadım.

50'nin üzerinde entry girdim; bu girdiğim entry'leri ben yazmadım, mahkeme yazdı, ben ara ara yorum yaptım o kadar. mahkemenin prosedürü basit, ön sorgu, sorgu, çapraz sorgu ve ellerdeki kanıtlara göre bir karar verir. bu veriler de davanın gerekçesini oluşturur.

girdiğim 50 küsür entry'nin tamamı kıvırılamayacak kadar net. girdiğim 50 küsür entry'nin tamamında mahkeme şikenin varlığını ispatlıyor. ispatlamıyor diyen olursa gelsin karşıma.

dün 3 tane entry girdim. girdiğim 3 entry'de ortada. sezer öztürk isimli futbolcunun nasıl yalan söylediği, içişleri bakanlığının fenerbahçe kulübü hakkındaki olumsuz inceleme raporu ve mahkemenin verdiği kararlara ilişkin deliller.

50 küsür yazdım, daha da yazabilirim, o potansiyel ben de var ama yazdıklarımı anlayabilecek potansiyelde olmayan insanların varlığını düşününce daha çok yazmaktan vazgeçiyorum zira; mahkeme olayı, iddiayı, savunmayı, sorguyu ard arda koyup şikenin varlığını ortaya koymuş ve birileri hâlâ çıkıp "ne şikesi amına koyim memleket elden gidiyor" deyip bir taraftan da askerden kaçmak için aldığı sahte çürük raporlarını okuyoruz...

ve tüm bunlar karşısında arshil utanmaz; utanmazım ben! siz şerefli, siz tevazu sahibi, siz mahçubiyet karşısında yüzü kızaran insanlarsanız ben utanmaz, şerefsiz, haysiyetsizim.