bugün

Tecavüz uğrayan kadınların duaları kabul olmadı. Açlıktan ölmek üzere olan çocukların duaları kabul olmadı. Tıpkı Yahudi mahkumun dediği gibi eğer bi tanrı varsa bana bi özür borçlu. Maalesef bunu kabul edemiyoruz ama tanrı bizi yalnız bıraktı. Müslümansanız da böyle budistseniz de. insanların çektiği acıları sadece "onunda sınavı o" diye yorumlamak bu kadar kolay mı ?
Mâ veddeake rabbuke ve mâ kalâ.

Rabb'in seni terk etmedi, sana darılmadı da.

Duha 3.
Yahudi teologlarun halocust'tan sonra sordukları soru. Binlerce sayfalık cevaplar var.

Bu saatte bilgi entirisi girmek çok sıkıcı.
bu cümleleri duymaktanda sıkıldık artık.
"tıpkı yahudi mahkumun dediği gibi eğer" dan sonrasını okumadım.
tanrının tek derdi biz değiliz ne yazık ki ve ortalama seksen küsür yıl önce tanrı gitti. bizim için birazdan yakında gibi sözler en az birkaç dakika en fazla birkaç aya denk gelir. ne yazık ki onun zaman kavramı biraz daha büyük. şuan nerede ne yapıyor bilemem. şanslıysak belki torunun düğününe yetişir. itiraf ediyorum kızdığım darıldığım zamanlar oldu kendisine ve bunu söylemek hoş değil ama bazen öyle hissetsekte tanrının kimseye özür borcu yok. evet etrafta din kullanan bol. haliyle yaratıcıyı suçlamak istiyoruz birkaç iğrençliğin (insanın yüzünden) ama bunun neye faydası var? geçmiş ya da günümüz bir şey öğrettiyse bize o da: din çok güzel bir şey. dinin tek kötü yanı içinde insanları barındırması.

sonuç olarak yaratıcı görme vakit geçirme vb. düşünceleri en azından 50 yıl boyunca unut. hayatını olduğu gibi yaşa. dünya iğrenç insanlarla dolu iğrenç ama iğrenç olduğu kadar güzel bir yer. her yerin iğrençleşmesi seninde o iğrençliğin bir parçasını olmanı gerektirmez. iyi günler.
bu mantıkla dünyadaki iyi şeylere bakarak tanrının bizi terketmediği sonucuna da gidilir.
bunu tanrıya sorsana delikanlı.
biz onun başarısızlığıydık. hayal kırıklığıydık. tıpkı o bizim hayal kırıklığımız olduğu gibi. belki çare aradı yalnızlığına, belki ortak etmek istedi birilerini karanlığına. ama fazla geldi insana o karanlık. tıpkı tanrıya da fazla geldiği gibi. ardından terk etti tanrı, bize hiç ulaşamayan o tanrı. ve ulaşamadı. terk etmeye dahi ulaşamadı. tıpkı terk edilgene ulaşamadığı gibi.

affetmeyeceğim.
O sizi terketmedi siz onu terkettiniz.
şöyle bir etrafına dikkatlice bakarsan cevabı bulursun.
hayır terketmedim amk salakları, buradayım, hala sözlükteyim. evet.
ne terketmesi! ben nasıl her defasında direkten dönüyorum. başımdan milyon tane aksiyon, bela geçti. Her defasında son dakikayı geçtim, son saniyede bi Allah'ın kulunun çıkmasıyla kefeni yırttım. şimdi gelipte yok efendim tanrı bizi terketti, yok efendim şöyle yok böyle cart curt etmeyin. yukarıdaki seni yaratmış, seni bi başına bırakır mı? emin ol, bırakmaz. sen yeterki bi seslen.
Zaten bizimle ilgilenmek için yarattığını düşünmüyorum. Belki de istemsizce yarattı ya da bizi yarattığından bile haberi yok. Belli olmuyor milyonlarca yıl aramızda kalmış da olabilir belli değildir.
istanbul'un fethinden önce bizanslıların ciddi ciddi sorduğu bir soruydu. neredeyse tüm dünyayı etkileyen bir yanardağ patlaması sebebiyle istanbul'da havanın normalden çok daha soğuk olmasını ve olağanüstü geçen hava koşullarını, patlamadan kaynaklı dünyaya yayılan gaz ve toz bulutları nedeniyle mayıs ayında gökyüzünün oldukça kızıl bir halde olduğunu, yoğun sisin kalktığı günlerde ışık yansımalarıyla ayasofya'nın kubbesinin yanıyor gibi görüntüsünü, ayın kanlı bir ay şeklinde göründüğünü, kuşatma başladığı zamanlarda bir ay tutulması olduğunu ve ayrıca ayın da osmanlı hilali şeklinde göründüğünü düşünün. adamlar fetih öncesinde bu gelişmelerle fena demoralize olmuşlar. sürekli tanrı bizi terk etti demeye başlamışlar. insan hiç düşünür müydü acaba istanbul'un fethi ile bir yanardağ patlamasının bir alakası olduğunu? halbuki gerçekten fetihte bir rolü varmış.
terketmedi, çok şanslısınız, şuanki jenerasyon önemli şeylere şahit olacak... az sabır.
1-Andolsun kuşluk vaktine
2- ve dindiği zaman o geceye ki,
3- Rabbin sana veda etmedi ve darılmadı!
4- Ve kesinlikle senin için sonu önünden (ahiret dünyadan) daha hayırlıdır.
5- ileride Rabbin sana verecek de hoşnut olacaksın!
6- O, seni bir yetim iken barındırmadı mı?
7- Seni, yol bilmez iken (doğru) yola koymadı mı?
8- Seni bir yoksul iken zengin etmedi mi?
9- Öyle ise, sakın yetime kahretme (onu horlama)!
10- El açıp isteyeni de azarlama!
11- Fakat Rabbinin nimetini anlat da anlat!

Allah sadece bir zaman atadı. Tıpkı bir bebeğin doğumu gibi. O Rahman bebeğe su gıda nefes verdiği gibi. Kuluna da dünyada aynısını verdi. Sonra zaman tayin etti. Çünkü kim daha iyi işler yapacak görsün diye.

Allah her an bizimle. Her an onunlayiz. Çünkü o hiç gitmedi. Her zaman biriz biz. Her zaman on'dayiz.