bugün

popüler ve popüler kültüre ait olan sanat ürünlerine karşı son derece immunite kazanmış sevgili kişisinin bu alışkanlığı yüzünden mütemadiyen tartışma çıkması ve kavga edilmesi halidir. içeriği önemsiz, tamamen nesnel ve estetik kaygılarla ortaya konmuş, tüketim toplumuna ve tüketimin kendisine hitap eden, hiçbir kalıcılığı olmayan ve günü kurtarma kaygısına tutulmuş sanat eserlerine karşı sevgili kişisinin gereğinden fazla ilgi duyması ve duygusal normlarının bu ürünler tarafından etkilenmesi sebebiyle yaşadığı iç huzursuzluk, bu iç huzursuzluğun yarattığı duygusal huzursuzluk ve bu duygusal huzursuzluğun tetiklediği şiddetli geçimsizliğin vuku bulmasıyla ortaya çıkan kavgalar, adeta statiği yanlış hesaplanmış bir binayı ayakta tutmaya çalışan kolonların sallanmaya başlaması... modernizm akımıyla harmanlanmış sanat anlayışıma bir hayli ters ve deterministik yaklaşımdan bu denli uzak olması bir yana, sosyal bilimci olması hasebiyle tüm o öss hazırlık kurslarındaki edebiyat derslerinden öğrendiği 'sanat toplum içindir' zırvaları yok mu, neredeyse bir ilişkide aldatılmakla eşdeğer. içerikten yoksun süslü ürünlere bağlılığı ile yine kültürden yoksun süslü kişiliğinin farkına varıldığı an; yaşanan kavgaları alttan almak, umursamamak da mümkün olmuyor...
+ charles baudelaire'un les fleurs du mal eseri hakkında ne düşünüyorsun sevgilim?
- ay ben ne anlarım du mal falan??? mehmet erdem'in yeni şarkısını beğendin mi?
+ biraz edebiyata vakit ayırsan diyorum?
- şiir sokakta sevgilim.
+ sikerim böyle aşkın ızdırabını, ben ayrılıyorum!!!
şeytanın işi kalmadımı çocuklarını edermiş.buda o hesap.
'Sen niye instagramda o kızı likeladın??!!' Yüzünden çıkan kavgalardan daha hayırlı bir kavgadır.