bugün

birçok insanın inandığı, yaradılışı hiçe sayan teoriyi çökertmesidir.

öncelikle şurayı okumanızı öneririm. http://tr.wikipedia.org/wiki/Otomobilin_tarihi

otomobilin tarihi incelendiğinde, insanların ilk buharla çalışan otomobilden, şimdiki hibrit araçlara dek 100 binlerce müdehalenin ardından geliştirdikleri otomobilleri görüyoruz. her yıl geçmişteki bilgi birikimi kullanılarak metaller, plastikler, kimyasallar ve binlerce çeşit elektronik aksam bir araya getirilerek otomobil geliştiriliyor.

evrim teorisi şuna benziyor; otomobili oluşturan binlerce parçayı düşünün, her parça hiçbir şey yapılmadan sadece doğanın kendi müdehaleleriyle binlerce yıl sonra bir otomobile dönüşebilir. evrim teorisinin mantığı budur.

evrimciler tüm bu canlı sürecinin 3 milyar yılda oluştuğunu savunurlar. oysa zaman daima yıkıcı etkiler bırakır. otomobil oluşturan plastik, metal vb parçalar yıllar sonra toprağa karışacaktır. asla bir otomobile dönüşmeyecaklerdir.

oysa bir otomobil insanların kanındaki tek bir tane alyuvar hücresi kadar komplex bir yapıda bile değildir.

http://www.dailymotion.co...yuvar-bakteri-savasi_tech

bu denli komleks bir yapının oluşması için yıkıcı atmosfer şartlarının kör tesadüflerle bunları oluşturduğunu savunmak, akıl dışıdır ve bilimsellikten yoksundur. yukardaki videoda gösterilen alyuvar hücresinin bakteri kovalayabilecek kapasiteye erişmesi için sensörlerinin, düşünme kapasitesinin, algı reseptörlerinin ve o bakteriyi yok edecek ekipmanlarının olması gerekir.

bir alyuvar hücresi dahi bu denli komplex bir yapıya sahipken gözü, karaciğeri, tüm insan bedenini, diğer muhteşem canlıları kör tesadüflerle açıklamak sadece aptalların işidir.
temel mantığı yanlış olan çökertme işlemidir.yaratılışın asıl hikayesi insanlara karmaşık hikayeler sunarak bunun mantıksal bir çözümünün yapılamayacağı ve dolayısıyla bunu dizayn eden bir tanrı kavramının yerleştirilmesine bağlıdır.

yazarın belirttiği araba örneğindeki mantık hatalıdır. çünkü bizim düşündüğümüz herhangi bir formun bizim için yararına göre bir mantıkla yaklaşırız ama bu mantık bizi yanlış bir sonuca götürür.
o da doğanın yansızlığıdır.fakat insan zekasının birikimsel gelişmesiyle evrim de kısa sürede etkiler yaratmayı başarmıştır.
bu etkilerin bizim oluşturduğumuz şartlarda varolması bir zorunluluk olduğundan, şartların yok olmasıyla formun yok olması gayet normaldir.
buradan kalkıp evrim yalandır demek sadece kendini kandırmaktır.

farkedilmesi gereken şey evrim bir inanç sistemi değildir, bilimsel bir teoridir, her an sınanan test edilen bir teori ;
peki ya inançlarınız onları kaç defa test ettiniz?
evrim bilimsel bir teori değil bir inanç sistemidir. evrimciler kendilerince her bulgularında yaradılışın olmadığını söylerler. eğer bir inanç sistemi olmasa her fırsatta dinlerin karşında durmaz, sadece işine bakıp bilimsel araştırmalar yapardı.
evrim, canlılığı kendi çapında açıklasa da cansız varlıkların çeşitliliği konusunda susup kalıyor.

hadi canlılar ihtiyaca göre zamanla şekil değiştirip evrildi diyelim, peki ya doğadaki bir bakır elementinin bakır değilde çinko olmamasını neyle açıklayabileceksiniz?

kısacası evrim: gerçeklikten, bilimden yoksun, ateizmin mürid taşıyıcı bir aracıdır.
(bkz: yav he he) tamam çökerttin diye geçiştirilebilecek bir durumdur.

not1: hepimiz tam da şu an senin sayende kelime i şahadet getirip müslüman olan pis kafir ateistleriz.
not2: azalarak değil mümkünse hepiniz bir anda yok olun.
not3: yavaş çökertte saçın başın dağılmasın!
mantıksal tek bir argüman bile üretemeyen evrimcilerin inatla kabullenmediği çöküş.
Teori varsayımdan ibaret olduğu için ortaya atan darvin'in bile kendi düşüncesine inanmadığını varsayabiliriz.