bugün

bir gün, öyle bir kitap bulursun ki, yazar sanki senin için yazmıştır o kitabı. her geçen cümle manalıdır. bir cümleyi sen, bir cümleyi o yazmıştır sanki.
''beni yakacak ateşe, boğacak suya giriyorum. kez ve kez salınıyor gözümün önünde. olmuyor tükenmiyor ömrüm karşısında. ona baktıkça çoğalıyorum, var oluyorum,' kalamazsın oralarda gel hadi' diyor bana. uzanıyor, kurtarmak istiyor beni. aileme geri dönmememi söylüyor. dostlarımı affetmemi. yalnızlık adam etmezmiş çürüyen kalpleri, inat etme diyor aç gözlerini. yalnızlık namussuz diyor. tükürür yüzüne idam eder seni. kötü insanlar yalnızdır, onlar yalnızlığa mahkumdur diyor, inat etme aç gözlerini, onlar gibi olma iyisin sen. sen diyor, vazgeçmelisin benden. zaman ne kadar çabuk geçmiş, vazgeçmek nasıl bir şeydi, ya da sadece iyi insanlar mı vaz geçer istediklerinden. bana bunu açıkla, 'vazgeç' diyebilmek , nasıl bir şey? 'kabini söküp at yerinden' diyebilmek, nasıl bir duygu?''