bugün

sonsuz köşeli.
içerisinde aynı isimde bir de şarkı barındıran teoman albümü. teoman'ın bugüne kadar yaptığı en iyi 2 albümden biridir.
Hepsi gideli çok oldu, bense neyi bekliyorum inanın hiç bilmiyorum.

"O" "o" belki deyip geçiyor günlerim çok hızlı, 'o' uyuyor mesela ben aklına gelmem, o uyanır belki birazdan ben dalarım..
Bir dönem bulunması gereken, bir dönem de Kurtulması gerekli olan sıfattır.
Teoman'ın klibi metroda çekilmiş olan hoş şarkısının adı ...açıp dinlicem
insan demeye bile dilim varmıyor.
Cansızlar için kullanılan o it.
trigonometrinin türediği hede.
elindeki klavye edebiyat yapmak için pek de uygun değil.
stephen king romani.
hayatımda en az kullandığım harf.
yokluğunu hissettiriyor.

bana göre teoman'ın en güzel parçası.

https://youtu.be/RkcSFtPfl_w
Orospu çocuğunun ilk harfidir.
kafkas dillerinde evet
am deliği.
o şimdi asker..
askerden gelince ö olmuş.
buralar buz gibi.
yuvarlak ve kalın ünlülerden olup öz Türkçe bir sözcüğün sadece ilk hecesinde olabilir aksi taktirde küçük ünlü uyumuna uymaz o sözcük. ayrıca "o" bir harf, bir hece ve de yeri geldiğinde bir cümledir. bu yüzden çok kullanışlıdır. "O" nu seviyoruz, "o" yu seviyoruz.
ama ben sigarayı bırakacaktım.

olmadı bu.

https://www.youtube.com/watch?v=knTvHRz_qnU
türkçedeki en kısa sözcük. tek harften oluşup anlam ifade eden başka sözcük var mı diye düşündüm, diğer sesli harfler olsa olsa duygu belirten ünlemler, sesler oluşturuyor; mesela "aaa" dendiğinde şaşırma duygusunu verebiliyor ama buna bir sözcük denemez bence. hem üç tane a ile sesin uzatıldığını belli etmek gerek, tek bir a, kısa bir a sesi o duyguyu vermiyor.
benzer şekilde "iii" bir şey düşünür, bulmaya, hatırlamaya, karar vermeye çalışırkenki ses olabilir, "eee" anlatılan bir şeyin nereye bağlanacağını, sonrasını, ardını öğrenmek isteğini belirtirken (ingilizcedeki "so" gibi bir bakıma, ama tam olarak değil), "ııı" ıkınırken, acı çekerken falan diye daha da uzatılabilir. bunları sözcük olarak görmüyorum, göremiyorum. daha ilkel sesler gibi, türkçenin daha bi kökünde gibi bunlar.

ama işte o öyle değil. çok özel bir sözcük bu yüzden. hem diğer bir çok dildeki --üçüncü tekil şahıslarda-- cinsiyet ayrımını hiç içine katmayan bir kavram olması, he, she, it tarzı anlam bölünmelerine uğramadan oluşmuş olması da, dilleri oluşturan toplumların zihinlerindeki, algılarındaki, kavramlara yükledikleri değerlerdeki farklılığa güzel bir örnek. o denilen kişi ya da nesnenin bilinmezliği, belirsizliği bizim için daha önemliydi belki de.

bir de pek alakasız da olsa histoire d'o bakınızı vereyim.
neredeyse her yerde ve her daim kendinden söz ettiren fakat ismi ve cismi hiçbir zaman telaffuz edilmeyen üçüncü tekil şahış.
oytunkaran'ın ilk harfi... sözlüğe entry girerken akla geliyor. evet.
orospunun ilk harfi, oytunkaran'ın da ilk harfi. garip.
Sıfırın yandan yemişi.
Herkes için bir "o" vardır adını anınca canını acıtacağı için onun yerine "o" demeyi tercih ettiği bir üçüncü tekil şahıs.
Şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.
Terk edip çekip gitmiştir eğer biri "o" sıfatını almışsa geriye acı bırakıp pılısını pırtısını toplayıp gitmiştir ne zaman sizin olur işte o zaman "o" olmaktan çıkar.
Var değildir.
güncel Önemli Başlıklar