bugün

Samuel beckett romanı. Londra'da yaşayan bir irlandalı'nın evlenmek üzere olduğu kızdan kaçıp bir akıl hastanesinde bakıcı olmasını ve derin bir düşünce dünyasına gömülmesini konu alır.
(bkz: murphy yasaları)
1917 doğumlu Edward A.Jr. ABD Hava Kuvvetlerinde 1949'da roketler üzerine deney yapan mühendislerden biriydi. Hava Kuvvetlerinde insan üzerinde ivmelenmenin etkilerini inceliyordu, tepkileri ölçülüp değerlendirilecekti. Sensör bir yapıştırıcı ile vücuda monte ediliyordu. Bu sensörlerin iki takılış şekli vardı ve bunlardan birisi doğru, diğeri yanlış takılış şekliydi. Sağlık görevlilerinden birisi takılması gereken 16 sensörün tamamını da yanlış takmayı becermesi ile Murphy çok kızdı ve daha önceleri kullandığı bu ve benzeri sözleri derledi. Daha sonra kanun olarak nitelendirilecek
söylemlerini bir basın toplantısında açıkladı. Bir kaç ay içinde "Murphy'nin Kanunları" üretim sahasında çalışanlar arasında yayıldı ve 1958'de de nihayet Webster'in sözlüğüne girdi. Kendisine ait olmasa da daha sonra bir çok söz O'na mal edildi.

(bkz: murphy yasaları)

***

ayrıca yeşilin daha yeşil suyun daha ıslak oldugu yeri arayan fakat hala yesillerin aynı yesillikte oldugunu duyumsayıp tiksintiyle ukte dolduran sözlük yazarıdır kendileri.
iyi yayınlar dileriz cümbür cemaat...
(bkz: danny murphy)
(bkz: murphy noktası)
supaplex in meşhur domates kafalı karakteri
(bkz: supaplex)
(bkz: troy murphy)
murphy'a atfedilen bir kac soz:

Eğer Kendinizi iyi Hissediyorsanız, Üzülmeyin Geçer.
Hiçbir Şey Göründüğü Kadar Kolay Değildir.
Herşey Düşündüğünüzden Daha Uzun Sürer.
Ne Zaman Birşey Yapmaya Kalkışırsanız, Mutlaka Öncelikle Yapmanız Gereken Başka Birşey Vardır
Birşeyler Ters Gideceğinden Endişe Ederseniz, Ters Gidecektir.
Kestirme Yol, iki Nokta Arasındaki En Uzun Mesafedir.
Teneffüste Zaman Derstekinden Daha Hızlı Akar.
Hata Yapma Olasılığınız Herzaman Aynıdır.
Aradığınız Bir Şeyi Son Baktığınız Yerde Bulursunuz.
Bir Şeyi En Uygun Fiyata Satın Alırken, Ne Kadar Çok Uzun Araştırırsanız Araştırın, Satın Aldıktan Sonra Bir Başka Yerde Daha Ucuza Satıldığını Keşfedersiniz.
Parlemento Faaliyette iken Hiç Kimsenin Yaşamı, Özgürlüğü Ve Mal Varlığı Güvende Değildir.
Bir Cihazı Monte Ettikten Sonra, Mutlaka Birkaç Civata Artar.
Demiryollarına Bakarak Trenin Nereye Gittiğini Asla Bilemessiniz.
Bankadan Kredi Alırken, Önce ihtiyacınız Olmadığını ispatlamanız Gerekir.
Bir Şeyi Tamir Ederken, Düşündüğünüzden Daha Uzun Sürer Ve Daha Pahallıya Mal Olur.
Bekar Birinin (Kız/Erkek) Arkadaşı Yoksa Bir Nedeni Vardır.
Size Uygun Birini Bulduğunuzda, Ya Evlidir Ya Kız (Erkek) Arkadaşı Vardır Ya Da Gay'dir.
Bir Şeyle Fazla Oynarsanız, Onu Bozarsınız.
Bir Şeyi Yerleştirken Sıkışırsa Zorlayınız; Kırılırsa Zaten Değiştirmeniz Gerekiyordu.
Bozulan Bir Ev Aletini Tamirciye Nesinin Bozuk Olduğunu Gösterirken, Mükemmel Bir Şekilde Çalışır.
Pipo, Akıllı Bir Adama Düşünmek için Süre Tanır Fakat Akılsız için Ağzına Sokuşturacağı Bir Şeyden ibarettir.
Herkesin, Fazla Bir işe Yaramayan, "Nasıl Zengin Olunur?" Formülleri Vardır.
Çöpü Dışarıya Almanız Gerektiğini, Kapıcı Çöpü Aldıktan Sonra Hatırlarsınız.
Bir Tartışmada Şüpheye Düşerseniz Mırıldanın, Başınız Derde Girese Tartışmaya Başkanlık Edin.
Beyin X Güzellik X Medeni Hali = Sabit'tir. Bu Sabit ise Sıfır'dır.
Hayata Güzel Olan Herşey Ya Yasal Değildir Ya Ahlaki Değildir Ya Da Kilo Aldırıcıdır.
Kolay Kandırılanların Paralarının Kendilerinde Kalmasını Sağlamak Ahlaken Yanlıştır.
Bir Kişinin Size Karşı Beslediği Sevgi Duygusu, Sizin Onu Ne Kadar Sevdiğinizle Ters Orantılıdır.
Eldeki Bir Kuş, Tepenizdeki Bir Kuştan Daha Güvenlidir.
Aşk, Kalpte Açılan Bir Deliktir.
iyi Kızlar (Erkekler) ipi Sonuncu Olarak Göğüslerler.
Para, Aşkı Satın Alamaz Fakat Sizi Kesinlikle iyi Bir Pazarlık Yapabilecek Konuma Getirir.
Murphy'nin Altın Kuralı: Her Kimin Altını Varsa Kuralları O Yapar.
Tünelin Ucundaki Işık, Size Doğru Gelen Bir Trenin Far'ıdır.
Bekarlık Irsi Değildir.
Sizden Daha Çılgın Biriyle Arkadaş Olmayınız.
Güzellik Yüzeyseldir Ancak Çirkinlik Kemiğe Kadar işler.
Herkesi Memnun Etmeye Çalışırsanız, Kimse Bundan Hoşlanmaz.
Yapılan Hatalı Bir Hesaptan Birden Fazla Kişi Sorumlu ise, Hiçbiri Hata Yapmamıştır.
Şüpheye Düştüğünüzde, ikna Edici Olmaya Çalışın.
Mantık, Güven içinde Yanlış Sonuçlara Sistematik Olarak Ulaşmanızı Sağlayan Bir Metodtur.
Bir Uzman, Daha Az Bilinen Şeyleri Daha Çok Bilen Ve Hiçbirşey Hakkında Tamamiyle Herşeyi Bilen Kişidir.
Bir "Kişiye Masa Boyalı, Sakın Deyme!" Derseniz, Size inanmadan Önce Mutlaka Masaya Dokunacaktır.
Aşık Olduklarında, Akıllı Bir Adamla Budala Bir Adam Arasında Hiç Fark Yoktur.
Bütün Bir Dönem Kusursuz Çalışan Hesap Makinasının, Matematik Sınavında Pili Biter. (Açıklama: Her ihtimale Karşın, Beraberinizde Pil Taşırsanız, O Da Bayat Çıkar)
Bekarlık Zamanın Fonksiyonudur, Ne Zaman Birini Bulursanız, Hemen Bir Başkası Dikkatinizi Çeker.
Büyük Keşiflerin Tümü Hatalar Sonucunda Olmuştur.
Toplantı, Gündemin Tartışıldığı Ve Saatlerin Boşa Harcandığı Bir Faaliyettir.
Yeni Sistemler Yeni Problemleri Beraberinde Getirir.
Biz Herhangi Bir Konunun Yüzde Birinin Milyonda Birini Bile Bilmiyoruz.
Bir Tasarım Mühendisinin Temel Fonksiyonu Üretici için Onu imal Etmeyi Ve Tamirci için Tamirini Yapmayı Zorlaştırmaktır.
Okulun En Zor Dersinin Sınavında, Sınıfın En Çekici (Kızı/Erkeği) Yanınızda Oturmakla Dikkatinizi Dağıtır.
Bir Şeyi Anlayamıyorsanız, içgüdüsel Olarak Doğrudur.
Bir Deney Doğru Sonuç Veriyorsa, Bir Şeyler Ters Gitmiştir.
Bir Erkeği Elde Tutmanın Yolu, Onu Bırakmamacasına Sıkıca Sarmalamaktır.
Denediğiniz Herşey Başarısızlıkla Sonuçlanıyorsa, Kullanma Kılavuzuna Müracaat Ediniz.
Ters Gitmesi Muhtemel Bir Kaç Olasılık içinde En Fazla Hasar Verebilecek Olasılık Gerçekleşir.
Piyangoda Para Kazandığınız Gün, Ölümünüze Fazla Kalmamıştır.
öldüğünü düşündüğüm sivrisinek
(#2406120) nolu entrysiyle her nekadar tanımasamda takip ettiğim yazarlar arasında yerini almıştır. *
insan tabiatının loş ve nahoş dehlizlerine kibrit çakan anlatılmaz okunur bir ismail behçet romanı.
-beckett romanını, beraber çeviri yaptığı ve gestapo tarafından yakalandıktan sonra 1945'te ölen arkadaşı alfred peron'a ithaf etmiş.-

öldüğünde küllerinin bir tiyatro kenefine fıydırılmasını dileyebilen murphy'nin ve çevresindeki gayet anormal tadlardaki insanların zihinsel aktiviteleri, eylemsizlikleri, abartılı eylemleri, tepkisizlikleri, abartılı tepkileri anlatıldıkça insanın sallanan bir koltukta sabit kalmaya çalışası geliyor.sallanan bir koltuğum olmadığı için ben tam tersini yaparak sallanamayan bir koltukta sallanmaya çalıştım. muvaffak olamadım. sallandım gibi olsam da , çöp arabalarının artçı şokları olduğunu anlamam oldukça kısa sürdü. büyükşehir çalışıyordu. çöp torbasına tüm külleri, yemek artıklarını, akşamın işe yaramayan tüm karanlığını sıyırdım.ağzını bağladım.kapının önüne koydum.kitaptan altını çizdiğim şeyler vardı iyi ki.üşendim.yazmadım.murphy'i unuttum sonra.üşenmem geçti günler sonra.bi kısmını yazdım.

-genç kadına acı çektirmekten zevk alacak kadar seviyordu onu. *
-çünkü murphy uzun süredir bulmaktan umudunu kestiği insan soyunun burada var olduğu izlenimini sınamak için can atıyordu. *
-yaşam diye bilinen sendrom tedaviye olanak tanımayacak kadar dağınıktır. tedavisi mümkün her tanıya karşılık kötüleşen bir başkası ortaya çıkar. insanların gereksinmeleri bir kısır döngü yaratır.eksikliğin niceliği asla değişmez. *
-yitirecek hiçbir şeyim olmadığına göre kazanacak da hiçbir şeyim yok. *
-yalnızca karanlıkta karşılaşabilir insanlar *
-ağlama güzelim, gülümse dizlerimde
yaşlandığında kıvranacaksın acılarla yeterince *
-bay murphy ve bay endon arasındaki ilişki, ilkinin kendisini ,ikincisinin kendisinden başka herhangi bir şeyi görmemesini sezerek hüzünlenmesinden daha iyi özetlenemezdi...

--spoiler veya mıpoylır

-murphy'nin vasiyeti: "bedenim, usum ve ruhumun düzenlenmesi konusunda: üçünün de yakılıp, kağıt bir torbaya konulmasını, Dublin'de Abbey sokağındaki abbey tiyatrosuna götürülmesini,orada vakit geçirmeden en mutlu saatlerin geçtiği kenefe, özellikle de orkestra koltuklarına inerken sağda bulunana indirilmesini, olasıysa oynanan bir oyun sırasında kubura atılarak üstüne bir güzel sifon çekilmesini,bütün bu işlemlerin törensiz, hüzünlü gösterilere girişmeden gerçekleştirilmesini diliyorum"

--spoiler ve belki de mıpoylırdı

ve; -akıl onu kaybetmekten korkanlara kene gibi yapışırdı. ya kaybetmeyi umud edenlere?
kendini çıplak vaziyette sandalyesine bağlayan, usunda devinen, öğlen yemeği için ayırdığı bisküvilerini belli bir nizama göre yiyen bilgenin kahramanı olduğu roman.
ayrıntı yayınlarından olan çevirisinin okunması bir hayli zor olan roman. eski bir çeviri olması da bunda etkili fakat, gerçekten okuma hızını ve tadını bir hayli düşürüyor. kimi yerlerde sıfıra bile indirgiyor. en iyisi beckett nasıl yazdıysa öyle okumak.
ekmegin yagli kisminin yere bakarak dusme olasiligi yerdeki halinin degeriyle dogru orantilidir.

bir sinavin kolayligi sizin yetersiz ve hazirliksiz olma durumunuzla dogru orantilidir.

butun gun beklediginiz insan tam sizin evden ciktiginizda gelir ve kapidan doner.
samuel beckett'in 'murphy' adlı romanının ayrıntı yayınları'ndan çıkan uğur ün çevirisinde şöyle bir soru vardır:

"akıl, onu kaybetmekten korkanlara kene gibi yapışırdı, peki ya kaybetmeyi umut edenlere?"(*)

beckett'in "akıl durumu savaşı"nın içinde muhabir olduğunu ve bize cepheden haberler getirdiğini hissettiren bir cümle/soru.

(*) kitaba ulaşma imkanım yok, sayfa numarası veremiyorum. aklımdan yazdım.
hikaye sırasında okuduğum son mırıltıları bir yana bu büyük yazarı gerçek manada keşfettiğim ve kütüphaneden sanki bir altın madeni bulmuşcasına sevinçle çıkmamı sağlayan samuel beckett eseri. charles bukowski'nin john fante ve toza sor için söyledikleri benim beckett ve murphy için söyleyeceklerim için de geçerli. eksiği de yok fazlası da. becket'in farklılığını özgünlüğünü edebiyat için bir devrim olduğunu gösterdiği türlü olasılıklarla beynimi kurcalayan günümüzde soru işaretlerini büyüten kitaptır murphy.
(bkz: eddie murphy)
Çok ibretlik tesbitler yapmıştır.
Texas merkezli Amerikan petrol şirketi.
https://en.m.wikipedia.org/wiki/Murphy_Oil