bugün

nüfus çoğunluğu türklerde olduğu halde "asker sayımız yetmez" diyerek lozan'da türkiye'ye bırakılmış olan batı trakya'yı yunanistan'a hediye etmesi.
--spoiler--
"batı ittfakı yıkılır yeni bir dünya düzeni kurulur türkiye'de bu yeni düzen içinde kendi yerini alır" diyerek abd'ye meydan okuyup yine de abd'ye gidip johnson'a tekmil vermesi ve yeni kurulacağını iddia ettiği dünya düzeninde ısrarla kendisini azarlayan abd'nin yanında yer alması.
--spoiler--

kendisi abd başkanı johnson'a tekmil vermemiştir; aksine bu görüşme sonrasında sovyetler biliği ile yakınlaşma sürecine girilmiştir, dış politikada amerikaya bağımlılığın azalması taraftarıdır.
Sergilediği başarılı diplomasiyle TÜrkiye'yi ikinci dünya harbine girmekten kurtarması.

Senelerdir zulüm altında yaşayan milli kahramanımız, istiklal harbimizin bir numaralı ismi Kazım Karabekir'e iade-i itibar edip meclis vekilliğine getirmesi.

Türkiye'de güdümlü bir şekilde de olsa çok partili sistemin önünü açması.

(Diğer arkadaşlar gibi ironi yapmıyorum. Doğrusuna doğru diyorum... Atatürk'ü eleştiremediği için her suçu inönü'ye atanlardan değilim.)
(bkz: inönü stadı) (bkz: inönü savaşları)
burada "atatürk ün erketesi" dense ağır olur ama sırtında ki kambur olduğu muhakkak.
atatürk'ün siyasete girme yasağı koyduğu türk subaylarını, 27 mayıs askeri darbesiyle tekrar siyasete dahil etmesi.
türkiye'yi 2. dünya savaşı bataklığından uzak tutmasıdır.
türk ordusuna "düşmanınız dış ülkeler değil içerideki halktır" mantığını enjekte ederek ordu'nun sanal düşmanlar türetmesini sağlamak.

bu sayede türk ordusu asıl düşmanı önce komünistler, sonra dindarlar olarak algılamıştır. ta ki kıbrıs'ta rum'lar türkleri doğrayana kadar. kıbrıs varış harekatı ile inönü efsanesi bitmiş yerini karaoğlan ecevit almıştır.
erdal inönüyü bize armağan etmesi.

o erdal inönüdür ki vatan hainlerini meclise sokmuştur.
kesinlikle paraya kendi resmini bastırması değildir.
henüz osmanlı döneminde beş vakit namaz kılması. evet çok iyi namaz kılardı bizim mason ismet.
--spoiler--
ardında cahil, cühela, rezil olmayı seven yazarlar bırakması. trablusgarp'ta italyanlara bırakılmış adaların yunanistan'da işi ne?
--spoiler--

Ardında bedava tarih dersi almak isteyen yazarları bırakmış. Sorun Değil Ders Veririz.

--spoiler--
1912 yılında imzalanan Ouchy(Uşi) Antlaşmasına göre italya Oniki Ada'yı Osmanlı imparatorluğu'na verecekti. Ancak adaların, Yunanlılar tarafından işgal edilebileceği düşüncesiyle Balkan Savaşı'nın sonuna kadar italyanlarda kalmasına karar verildi. Ancak italya bu adaları Osmanlı imparatorluğu'na vermekten vazgeçerek kendi topraklarına kattı. I. Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı imparatorluğuna imzalatılan ve Türk milletinin asla tanımadığı, Milli Mücadele'yi zaferle sonuçlandırması ile uygulanmasına izin vermediği Sevr Antlaşması'yla Oniki Ada ve Meis italya'ya bırakıldı. Lozan Antlaşması'nda da Oniki Ada'nın italyan yönetiminde kalmasının kabulüne ülkenin iç sorunları nedeniyle mecbur kalındı. II. Dünya Savaşında italya'nın 1943'te teslim olmasından sonra ingilizlerin adaları alma girişimleri başarısızlığa uğradı. Denetimi ele geçirmiş olan Alman birlikleri ancak Mayıs 1945'te adalardan çıkarılabildi. Adalar Paris Antlaşmasıyla 1947'de resmen Yunanistan'ın yönetimine geçti.
--spoiler--
cahil kalma konusunda ısrar eden yazarları bize ifşa ettirmesi.

cahil cühela takımına gelsin. okuyalım güzelleşelim;

"ege adaları 1946 ve 1948 yıllarında türkiye hükümetinin önüne iki kere geldi. çünkü bu adalardaki hazine arazilerinin orjinal tapuları osmanlı imparatorluğu sonrasında türkiye hükümetinin elinde kalmıştı. özellikle rodos ve girit adalarındaki kilise arazilerinin ne olacağı konusunda ingiltere, italya ve ada halkını çoğunluğunu oluşturan rumlar arasında büyük hukuki problemlere sebep olmuştu.

ada halkını oluşturan rum'lar kilise arazilerinin osmanlı yönetiminde kendilerine verildiği konusunda ısrar ediyorlardı. italyanlar girit'de ingilizler de rodos'da bu arazilerin askeri üs olarak kendilerine bırakılması konusunda ısrarcıydı. bu şekilde 26 ada hakkında hukuki çıkmazlar vardı. sorunu halletmek için ingiliz hükümeti italyan tarafına gerekli tazminatları vererek adalar üzerindeki tüm haklarını istedi. italyan hükümeti buna razı oldu ve tazminat karşılığında ingiltere lehine ege adaları konusunda haklarından vazgeçti.

ingiltere hükümeti ismet inönü'nün idaresi altındaki türkiye cumhuriyeti'ni ve yunanistan hükümetini konuyu görüşmek ve çözüme ulaştırmak üzere londra konferansına davet etti. ismet paşa "bu konu artık bizim konumuz değil, ingiliz ve yunan kendi aralarında halletsin" diyerek görüşmelere heyet göndertmedi. sadece nüfus çoğunluğu fazla olan kıbrıs ve rodos konusunda herhangi bir görüşme yapılacaksa bir heyet gönderebileceğini ingiltere'ye iletti.

türk heyeti görüşmelere katılmayınca yunan tarafı ingilizlerden osmanlı'dan kendilerine verilmiş olan imtiyazların devamını istedi. ingiltere şifreli telgraf mesajlarıyla durumu türk tarafına ileterek osmanlıya ait olan ve türkiye hükümeti elinde bulunan tapuları istedi. tapuları vermeyi reddeden ismet paşa, "osmanlı'nın artık hiç bir hukuki geçerliliği kalmadığını, türkiye hükümetinin elinde bulunan hazine tapularının da hukuki geçerliliğinin bittiğini ve türkiye'nin kıbrıs ve rodos adaları hariç tüm ege adaları konusunda haklarından vazgeçtiğini ingiltere tarafına beyan etti. türkiye resmi olarak ege adaları konusunda elinde tapuları olduğu halde tüm haklarından feragat ettiğini açıklayınca konu ingiltere ve yunanistan arasında görüşmelere açılarak sulh edildi."
icraatı olan insanlar ölümlerinden onlarca yıl sonra konuşulur.
ölümünden 39 yıl sonra kamuoyunun gündemini bu kadar meşgul eden bir siyasi karakterin icraatsiz ya da başarısız olduğunu kimse iddia etmemelidir.
ya biz gereksiz insanların geçmişte neyi ne için yaptığı ile uğraşacak kadar gereksiz insanlarız ya da önemli görüp, değer verdiğimiz insanları mevzumuz yaparken bir taraftanda onları küçültmeye çabalıyoruz.
bu tespitime pek değerli başbakan nemzetleri de dahilir.
madem bir başarısı yoktur neden ismet de ismet tutturur insan.
(bkz: varlık vergisi)
ikinci dünya savaşına katılmadığı halde türkiye'nin toprak kaybeden tek ülke olarak tarihe geçmesini sağlamak. (bkz: ege adaları) (bkz: batı trakya)
(bkz: spolier in anlamını bilmeyen yazar)
büyüklüğü inkar edilemez ama paranın üzerine kendi resmini bastırmasını da gerektirmeyecek başarılardır.
dünya demokrasi tarihine "açık oylama, gizli tasnif" rezaletini hediye etmesi.
Ismetinönü Bir cok kisiye girmistir ki torunlari hala kendisiyle ugrasmaktadir.
ülkeyi, ikinci Dünya savaşına sokmamak.

bunu yapmak, bu entryi okumak gibi kolay bir iş değil.

Herkes ayağına geliyor, kahireye, adanaya savaş bitene kadar oyalamayı başarıyor.

Eğer şimdikiler, o gün olsaydı Çoruma atom bombası düşeli 65 sene falan olacaktı.

bu bile, bu adama saygı duymak için yeter.
12 adaların 1912 (bkz: uşi antlaşması) nda italyanlara verildiğini bilmeyen bilsede işine gelmeyen yazarların olduğunu gösteren başlıktır..
ikinci dünya savaşına türkiye'yi sokmaması başlı başına bir başarıdır.
ikinci dünya savaşına türkiye'ye sokmamasıdır.

fakat bunun dışında mustafa armağan sadece kürt olmasından dolayı hain görenler var ismet inönü'yü de görmeleri gerekir. çünkü onun da babası kürttür.
Çok partili hayata geçiş.