bugün

depresyon uykusunun ne olduğunu ancak yaşayan bilir diyerek başlamak istiyorum söze. teknik bir tarif yapmayacağım, kendi başımdan geçenleri aktaracağım. depresyon uykusu bir nevi tüm sistemlerin kapanmasıdır. bütün gününüzü, yatak yaraları çıkana kadar yatağınızda cenin pozisyonunda pinekleyerek geçirebilirsiniz. ders çalışmayı, televizyon izlemeyi falan geçtim, yüzünüzü bile yıkayamazsınız. iki hafta banyo yapmadan gezebilirsiniz. saatlerce bir sandalyede boş gözlerle hiçbir yere dalmış bir halde oturabilirsiniz ve onaltı saatlik uykunun ardından tekrar yatağa dönebilirsiniz.
can sıkıntısı ve omuzlarınızdan yere bastıran tarifsiz ağırlıktan tek kaçış yeridir. en azından kendinizi öldürmenize engel olur.
bu uykuya hiç dalmamanız dileğiyle... hayatın tadını çıkarın.
acıyı atlatmanın en iyi yoludur. en azından bir süre düşünmezsiniz, kimse size acıyarak bakmaz, soru sormaz. hiç bişey yemek istemezsiniz bir deri bir kemik kalırsınız, yüzünüz kepçe gibi olur. su içer, sigara içer, tekrar yatarsınız. ara sıra uyanır ve ağlarsınız. anneniz yedirebilmek için en sevdiğiniz şeyleri pişirir ama mideniz bulanır, zorlarsanız kusarsınız. çok kötüdür çok. allah bi daha göstermesindir.
zamansız bastıran uyku. uyku isteğinin hiç geçmemesini istersin. kendine sarılmak ister gibi büzülüp uyursun. normalde az uyuyan bir insan olsan bile, iki kat fazla süre uyursun. uyanır, tekrar uyursun. uykunun geldiği an, en mutlu anındır. kaçabileceğin tek delik, uykudur. bir de uyanıp, gerçeklerle yüzleşme korkusu olmasa.
akşam 10'dan sabah 10'a kadar uyumaktır depresyon uykusu. en ufak bir seste uyanan biri için bile deliksiz bir uykudur depresyon uykusu. depresyon uykusu o kadar ağırdır ki, depresyon uykusundan uyandığınızda aslında hala gözü açık uyuyorsunuzdur. depresyon uykusu daha önce hiç uyumadığınız kadar çok uyumaktır. depresyon uykusu zamanın durmasıdır. depresyon uykusunda düşünmeye yer yoktur; çünkü hep uyku halindesinizdir. depresyon uykusu biter ve hayata geri dönersiniz.
saatlerce uyumaktır, uyumak istemektir.kış uykusuna yatmak, bir daha kalkmak istememektir depresyon uykusu. o kadar uyumaktır ki uyanınca yüz göz şişer. kalkıp bi elimi yüzümü yıkayayım dersiniz, sonra ne de olsa yine yatıcam diyip vurursun kafayı yastığa.
sonra işte gecenin bir yarısı uyanır, bir daha da uyuyamazsınız.
uyumak isteyip uyuyamamaktir.

bir panik ve telas icerisinde olunmasa da, uyuma girisimi basarisiz olur. dalmanizin uzerinden birkac dakika gecer, ve sanki bir yere gec kaliniyormuscasina inceden bir panik sarar, bir anda gozler acilir. sonra sar basa.
depresyonun en etkili ilacıdır.
uyumak ve unutmaktır...
çok lezzetli bir uykudur günler , geceler çok hızlı geçer kara sevdalar silinsin diye lakin boşunadır.
uyursun,uyanırsın,yemek yersin,uyursun,uyanırsın,yemek yersin,sonra yine uyursun.mümkün olsa yıllarca uyursun.
kış uykusu gibi bişeydir.
Çok kalitesiz bir uykudur. istediğin zamanı yastığı başına koyup uyuyabilirsin.Nedensiz bir şekilde abuk subuk zamanlarda uyanırsın. Tekrar uyuyamayabilirsin 2 saat kadar yatakta öyle takılırsın tekrar yarım saat uyursun saate bakarsın saat sabaha karşı 4tür.ondan sonra 7e kadar döner durursun.7,30da ancak yataktan kalkıp işe gidersin.bütün gün işte esnersin.eve gelirsin uyuyamazsın.gecenin bir yarısı e hadi uyuyim dersin ve kısır döngü devam eder.
uyanınca seni uyutan sebeple karşı karşıya kaldığında, korkuyla gözlerini tekrar yummaktır. uykuya dalarken bile "tekrar uyanacağım. n'olur biraz uzun sürsün" düşüncesi seni hiç bırakmaz. ama o an gelir ve uyanırsın. üzüntünün ağırlığı ve dayanılmazlığı, son noktaya gelene kadar.
çok müthiş derin bir uykudur efenim bu kış uykusundan beterdir.
hayatı erteleme uykusudur. biteceğini bilirsiniz, ama yataktan çıkmak istemezsiniz. uyuyamazsınız, ama yataktan çıkmak istemezsiniz. acıkırsınız, ama yataktan çıkmak istemezsiniz. uykunuz olmadığı anlarda saatlerce bi sağa bi sola dönersiniz, ama yataktan çıkmak istemezsiniz...
uyanmanın son istek olduğu uykudur...
saklanmak belkide kaçmak. fakat durumu daha vahim hale getirip gözünü açtığında artık uyku değil yaş akmaya başlamıştır...
düneşsiz, kuru, sessiz bir odada, çarşfaları sıkıca sabitlenmiş sıcak tutan bir yorganla, kapalı telefon, televizyon türevi sosyal eşyalardan uzak, arada tuvalete kalkmak çin açılan kapının arkasında çekilen uykudur. kolay vazgeçilmez. ama her derde devadır.
sabahlara kadar oturup hava kararana dek, battaniyenin altına saklanmaktır. silkelenmen gereken bir zamandır, bilir ama ertelersin.
dinlendirmeyen, aksine daha da yoran uykudur. uyudukça uyuyasanız gelir, sanki taş taşımış gibi.

diğer uykulardan farkı budur.
Bir şekilde gelen herhangi bir uyku nasip olur mu be..?