bugün

anın görüntüsü

bir hikayesi var bu görüntünün.

öğretmen küçük yeğenime ödev vermiş '' herkes birine iyilik yapacak ve onu yarın sınıfta anlatacak '' demiş. '' ne olabilir bu iyilik? ne olur? '' diye ablamlar düşünürken aklıma kedi evi geldi. kedi evi yapalım dedim. nasıl yani? diye sordular. her hangi bir insana iyilik yapmayı düşünüyor onlar ve hemen karton alıp geldim. başladık yeğenle kartondan küçük bir kedi evi yapmaya. yaparken de anlatıyorum '' bu ev sayesinde kediler üşümeyecek, üstlerine yağmur, kar falan yağmayacak, çok mutlu olacaklar şeker '' diyorum. öyle heyecanlı kartonu tutuyor ki, alkışlıyor arada. bantları iştahla yapıştırıyor. hülasa sonunda kedi evini tamamlıyoruz.

onların evinin önünde de sürekli duran bir kedi var. adı osman. yeğenim osman koymuş kedinin adını :') niye osman bilmiyorum. gittik bir de yem aldık osmana. su koyduk önüne ve karnını doyurduktan sonra hemen girdi osman yeni yuvasına. yeğenimi görseniz havalara zıpladı osman yuvaya girince. başardık biz. sonra sordu yeğen '' dayı, ya bu yuva çalınırsa, bozarlarsa yuvamızı '' dedi.

hımmm, o zaman kapısına bir not yazalım yıkmasınlar yuvayı dedim. ne olsun not dedim ve yeğenim bunu buldu.

görsel

tatlım o benim ya. okula gidip arkadaşlarına anlatmayı heyecanla bekliyor.