bugün

protein tozları

türkiyede yeni yeni bilinmeye başlandığı ve kullanımı çok yaygın olmadığı için mesafeli durulan hatta kimi kesimlerce kötülenen; günlük çok daha fazla protein alması gereken insanlar için (sporcular, vejeteryanlar) kullanılması elzem olan gıda takviyesidir.

bu konu bizde her ne kadar yeni tartışılmaya başlansa da yurt dışında en az 20-30 yıllık bir mazisi var ve protein tozları hakkında yurt dışında yapılmış araştırmaların sayısı bilinemiyor bile. en basitinden (türkçe olarak rahatlıkla bulunabilecek) dr. mehmet öz'ün protein tozlarıyla ilgili yığınla videosu var. orjinal ingilizceleri halen youtube'da mevcut.

özellikle sporcular ve vejetaryanlar için günlük dozu aşmamak kaydıyla güvenilir olan protein tozları kullanılabilir diyor adam. ancak dikkat edilecek husus içeriklerinin ne olduğunu bilmek ve uyduruk markaları kullanmamak. mümkün olduğunca tatlandırıcı içermeyen ve tozun topak yapmaması için kullanılan soya lesitini(gdolu olduğu için) gibi maddeleri içermeyen ürünleri kullanmak gerekiyor.

biz burda yararlı mı zararlı mı diye tartışaduralım yurt dışında adamlar bu pazarı nasıl daha sağlıklı yaparız, nasıl protein kaynaklarını çoğaltabilirizin derdinde. öyleki sütten elde edilenleri dışında siyah pirinç, yumurta, soya ve daha bir sürü bitkisel ve hayvansal kökenli kaynaklardan elde edilen protein tozları üretiliyor. protein tozlarının yurt dışındaki fiyatları da oldukça hesaplı, ayrıca en çok denetimi yapılan gıda takviyelerinden.

dünyada protein tozu konusunda bilinenin aksine bu işi en iyi yapan ülke yeni zelanda. dünyadan oldukça izole ve dört tarafı okyanusla çevrili bir ada devleti oldukları için doğal yollardan besliyorlar inek ve koyunları. dışarıdan ithal yem ve takviye kullanmıyorlar. doğal ve radyasyonsuz ortamlarda, gür otlaklarda taze ot yiyerek beslenen bu hayvanların sütünden elde ediyorlar protein tozlarını da. ancak ne yazıkki sadece avustralya ve kanada gibi belli pazarlara ihraçları varmış. bu katkısız, sağlıklı ve taze protein kaynağını türkiyede de görmek oldukça iyi olurdu ama türkiye sadece 2-3 tanınmış firmanın ürünleri dışında fazla da bir kaynak yok zaten.

her ne kadar whey optimum nutrition, weider ve birkaç tane daha dünyaca bilinen ünlü marka türkiye pazarına hakim olsa da, bunların da yeni zelandadakinin standartına ulaşabildiklerini sanmıyorum. protein kaynakları kaliteli olsa dahi ne yazıkki içlerinde tatlandırıcı ve soy lecithin gibi maddeler içermeleri onları daha sağlıksız yapıyor. hoş her gün sigara içen, her gün glikoz şuruplu tatlıları götüren, abur cubura meraklı birinin yanında sağlıklı beslenip, spor yapan birinin protein tozu kullanması elbette zararda devede kulak kalır. ancak yetkililerimiz şu işe el atıp türkiyede de doğal ve ucuz protein kaynaklarını markalaştırma yoluna gitseler belki de bu şirketlere muhtaç kalmazdık.

işte dr. mehmet öz'ün protein tozlarıyla ilgili yorumlarını, tercih ve kullanımı konusundaki uyarılarını içeren yararlı olabilecek bir videosu; üstelik türkçe alt yazısıyla:

http://www.vidivodo.com/v...w-protein-tozlari/1133694

bu başka videosunda da zararlı olan protein tozu markalarına değinmiş. hatta sağlık açısından sakınca bulunmayan markalar afişe edilip, zararlı olanlarının içlerinde neler içerdiği için sağlıksız bulunduğu güzel bir dille anlatılmış:

http://www.vidivodo.com/v...tozlari-zararlari/1182701